Göl Yazıevi'nin konuğu Serdar Uslu Göl Yazıevi'nin konuğu Serdar Uslu
       
• Öncelikle Mustafa Bey sizi tanıyabilir miyiz?. Sonrasında da Çakın Gıda’nın kuruluşundan günümüze süreci bizlerle ve okuyucularımızla paylaşırsanız sevinirim?
 
Ben 1969 doğumluyum , bütün kardeşler Keles’in Belenören Köyündeniz.2004 yılında şirket olarak önce tek şahıs şirketi olarak faaliyet göstermeye başladık, daha sonra çok  ortaklı şirkete geçtik. Ben Mustafa Çakın ağabeyimiz Mehmet Çakın , kardeşimiz Yahya Çakın ile birlikte bu fabrikayı kurduk. Ben idari kısmın işlerini yönetmekteyim, ağabeyim üretim ayağındaki işleri yönetiyor .Ürünlerimizi bahçeden direkt olarak müşteriye ulaştırıyoruz. Genelde Keles’den yani bizim köyümüzden ve yakın çevre köylerden ihtiyacımız olan meyveleri topluyoruz ve fabrikamızda işliyoruz. Yetmediği zamanlarda da diğer yerlerden de temin ediyoruz. Bursa’dan  şeftali, armut gibi meyveleri alıyoruz. Ne yazık ki kestaneyi Aydın’dan getiriyoruz. Annelerimizin hoşaf dedikleri, bizim ise konserve olarak adlandırdığımız ürünleri yapıyoruz.   Pastacılık ve catering sektörüne yönelik üretmiş olduğu ürünlerini Linora ,  Ekonora , Meybel ,  Pastavizyon,  Ovalezz  markaları ile tescillemiş ve ürün çeşitliliğini her geçen gün geliştirerek sektöründe Türkiye’nin önde gelen kuruluşları arasında yer almaktayız.
    Firmamız  uzmanlık alanı olan meyve ve sebzeyi konserve, şekerleme, püre, kurutulmuş, marmelat, meyve sosları, meyve dolguları , Osmanlı şerbeti, meyveli içecek , limonata özü, zeytin ürünleri, turşu şeklinde işleyip Türkiye genelinde bulunan bayileri aracılığı ile satıyor ve dış pazarlara da ayrıca  ihraç ediyoruz.
     Yaptığımız işin insan sağlığı ile doğrudan ilgili olduğunun bilinci ile bu sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirmek için 2011 yılından itibaren ISO 22000:2005 ve ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemleri, 2015 yılından itibaren Helal Sertifikası ile belgelendirerek kalitemizi arttırmış bulunmaktayız. 
     Ayrıca Alman firması İreks’intedariğini yaptığımız gibi fason üretimde yapıyoruz. İreks firmasının ayrıca Türkiye’ de  Güney Marmara’daki ana bayisiyiz yani onların tedarikçisiyiz.
 
ÜRÜN ÇEŞİTLERİMİZİ ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ
• Peki işletmenizde kaç kişi çalışıyor?
 
Şu anda 80 kişinin üzerinde çalışanımız var. Daha önce turşu ve zeytinyağı üretimi de yapıyorduk , ancak eleman sıkıntısından dolayı bu üretimi iptal ettik .Yine de bu ürünleri fason olarak dışardan üretmekteyiz, bu yüzden çalışan sayımızı 80 kişiye sabitledik. On iki ayın tamamında üretimimizi sürdürüyoruz.
“ÇAKIN  GIDA” EMİN ELLERDE
 
Bu yılın Kasım ayında 20. yılımızı kutlayacağız. Dile kolay ülkemizde 50 yılın içine girmiş veya 100 yılın üzerine çıkacak firma fazla yok bu sektörde yavaş yavaş hedefimize doğru ilerliyoruz. 2. Kuşak Çakın’larda işletmemize yön vermeye başladılar. Üretim müdürümüz Ağabeyimizin oğlu Lütfü Çakın, Pazarlamada yine Hüseyin Çakın, Muhasebe ve ihracat bölümlerinde benim kızlarım var üniversiteyi bitirdiler burada çalışıyorlar.
• Sizin dernek olarak ta çalışmalarınız var değil mi?
 
“BELDER”  BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ...
Bizim köyümüzün “Belder “adında da derneği  var. Gerçi ben açıktan destekliyorum biraderim olan Yahya Çakın o da köyde derneğin başında her zaman aynı zamanda yönetimde devamlı. Veli bey Belder’in kurucu başkanlarından, 3 senedir benim yanımda çalışıyor. Ayrıca köyde ücretsiz olarak bir aş evimiz var her ihtiyaç sahibine yemek veriyoruz.2007’de kurduğumuz bu aş evinden her gün yemek dağıtıyoruz. Dernek üyelerimiz ve komşularımız destek veriyor. Ayrıca Belder tarafından öğrenci bursları da veriyoruz. Ben çocuklarımı Bursa’da Uludağ Üniversitesinde okuttum. Şehir içinde kalsınlar diye. Biraderim Yahya Çakın’da Uludağ Üniversitesi mezunu .
 
Bel-der'in ayrıca uzun yıllarca üzerinde çalışılmış bir ansiklopedik ,kitabı var. Burada Belenören Köyü’nün 50 yıl öncesinden günümüze olan değişimini görebilirsiniz. O zamanlar kıraç bir tepeye kurulu olduğunu gördüğümüz  Belenören ağaçlandırma çalışmaları, çiftçilerin yoğun gayretleri ve derneğimizin de büyük iş güdümüyle  bu duruma geldi. Bu görüntülerden de anlayacağınız kadarıyla insanın çalışması durumunda yapamayacağı bir şey yok. Bu ansiklopedik kitabın içerisinde ayrıca köyümüzde geçmişten günümüze yaşayan insanların geçmişi, tarihi ,köyün her şeyi var büyük emek sarf edilmiş çok güzel bir çalışma.
 
Mustafa Bey gerçekten şaşılacak bir durum, ayrıca  Belenören’in  50 yıl öncesi görünümünden  bu duruma gelmesi de beni ziyadesiyle şaşırttı. Resmen çorak bir görünümden bugünkü yemyeşil duruma gelmiş, elbette burada  köylünün gayret ve uğraşı neticesinde bu hale gelmiş gerçekten de herkesin emeğine sağlık. Mustafa Bey son olarak şirketinizin Çakın Gıda’nın  hedefleri ile ilgili birkaç bilgi almak isteriz?
 
 LOJİSTİK DEPO SİSTEMİNE GEÇMEYİ PLANLIYORUZ..
Şirketimiz “Uludağ ihracatçılar Birliği”ne üyedir. Oradaki çeşitli programlara  katılımımızdan  ve ihracatçı olmamızdan dolayı şirketimizin bir çok  ödül  aldığını söyleyebilirim. İhracatımızı gelecek yıllarda arttırma hedeflerimiz var .Bu bağlamda Avrupa'da bir Lojistik depo sistemine geçmeyi planlıyoruz. Kendi ürünlerimiz zaten Türkiye çapında çok kabul edilen ,turizm bölgelerinde  bilhassa çok tercih edilen ürünlerimiz var. İkinci kuşak Çakın’lar   şirket bünyesinde görev almaya başladı, inşallah onların daha da fazla devreye girmesiyle şirketimiz daha da çok  yol kat edeceğine inanıyorum, hepsini güveniyoruz ve bunu hep birlikte  başaracağımıza  eminiz. Dediğim gibi gelecek ay 20. yılımızı kutlayacağız , şirket olarak inşallah çeyrek asırlara yarım asırlara ulaşmayı Allah nasip eder.
 
Mustafa Bey, röportajımızın  yavaş yavaş sonuna yaklaşmış bulunmaktayız, son olarak  başta vatandaşlarımız olmak üzere çalışanlarınıza olsun, köylülerinize olsun neler söylemek istersiniz?  Ne tür mesajlar vermek istersiniz?
 
Öncelikle elbette bizlere böylesine güzel bir fırsat tanıdığınız için işletmemize kadar gelip bizlerle röportaj yapmış olduğunuz için sizlere teşekkür etmek istiyorum. Son olarak başta şirket çalışanlarımız olmak üzere  bütünBelenören  köylülerine ve bütün    vatandaşlarımıza sağlık, sıhhat ,afiyet ve esenlikler  diliyorum. Diyerek sözlerini tamamladı.