Arı ürünleri ve arıcılıkla ilgili sektör bileşenlerini bir araya getiren toplantıda konuşan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, “Tarımın sigortası arı, arıların sigortasını attırmayın. Sorunlar çözülmeli” dedi. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) ve Güvenilir Ürün Platformu tarafından sektör bileşenlerini dijital ortamda bir araya getiren toplantıda, arıcılığın dünü, bugünü ve yarını konuşuldu.
DÜNÜ UNUTMAYALIM
Toplantının açılışındaki konuşmasına, “Dününü unutanlar, bugünün kıymetini bilemezler” atasözünü hatırlatarak başlayan TAB Başkanı Ziya Şahin, şunları söyledi: “Bugün Türkiye olarak 8.1 milyon arılı kovan, 104 bin ton bal üretimi, 81 bin arıcılık işletmesi, ve 450 bin ana arıya sahibiz. Koloni sayısının ve arıcı sayısının artmasından dolayı arıcılıktaki problemler artmaktaydı. Örgütlenme ile bu problemlerin çözülebileceği öngörülerek Arı Yetiştiricileri Birlikleri kurulmaya başlandı ve 2003 yılında Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği kuruldu. Şu anda 79 ilde 72 binin üzerindeki üye arıcısı ile TAB, ülkemizde arıcılık sektörünü temsil eden en büyük sivil toplum kuruluşudur. Ülkemizde arıcılık örgütlenmesi dünya ile kıyaslandığında 100 yıl sonra başlamasına rağmen TAB, ülkemiz arıcılığını 18 yılda dünya arıcılığına entegre etmeyi başardı. Arıcılık Kayıt Sistemi (AKS) oluşturuldu ve ülkedeki tüm kovanlar ve arıcılar kayıt altına alınmıştır. Şu an arıcılarımızın yüzde 99’u sisteme kayıtlıdır.” TAB-Bakanlık iş birliği ile dünyaya örnek olacak bir sistem oluşturulduğunu belirten Şahin, şöyle devam etti: “Dünden bugüne koloni sayısı yüzde 300 artmasına rağmen üretim alanları aynı oranda artmadığı, aksine azaldığı için arıcılarımızın kovan başına elde ettiği verim azaldı. Bununla beraber gezginci arıcılık artmış, bu da ürün maliyetlerinin artmasına neden olmuştur. Küresel iklim değişikliğinden dolayı arıcılarımız ciddi ürün ve koloni kayıplarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Arıcılıkta en büyük problem olan pazarlama problemi ve tekelleşme hala devam etmektedir.”
ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR
TAB olarak bu durumu sözleşmeli arıcılık faaliyetlerinin yürütülmesi ile çözüme kavuşturmak için çalışmalarımız devam etmektedir. Birliklerimiz de, arıcılarımıza güncel arıcılık yöntemleri konusunda eğitimler verilmesi, güvenli girdi temininin sağlanması ve ürünlerini pazarlama konularında yardımcı olmakta, kamu ile arıcı arasında iletişimin etkili yürütülmesini sağlamaktadır. Kısacası tarımın sigortası arı, arının sigortası birliklerdir. Lütfen arıların sigortasını attırmayın. Projelerimizin belki karşılığı görülmeyebilir. Ancak projelerimizin temeli de geleceğimizdir. Geleceğimizi kurtarmamız lazım. Günübirlik yaşayarak sektörü mutlu edemezsiniz. Bugün gelir geçer ama yarınlarımızı kurtarmamız lazım. Yarınları kurtarmanın yolu da arıcılık sektörü olarak, arı ürünlerimizin mutlaka üretimini yaptığımız coğrafyada standardını yapmamız ve bunları literatür kaynaklarına geçirmemiz gerekiyor. Literatür kaynaklarına geçmeyen Ar-Ge’lerin hiçbir önemi yok. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği bugün bunu çalışıyor. Çam balını yaptık. Çam balı uluslararası literatür kaynaklara girmek üzere. Sırada diğer ballarımız var. Biz 2 yıldır ISO diyoruz. Ama ISO’nun ne olduğunu hala kimse bilmiyor. Eğer uluslararası standartlarda ürünlerimizi yerleştiremezsek, rekabetini sağlayamazsak gelecekte bu ürünler elinizde kalır. Ülkede tüketemezsiniz. Peki sahte ürünleri neden çalışıyoruz? Eğer dünyaya ürün satacaksak, dünya ölçeğinde olması gerekiyor. Yaptığımız çalışmalarımızın hepsi gelecekle ilgili. Türkiye arıcılığını dünyaya ulaştırmaya çalışıyoruz.” (gidahatti.com)