Mine Cansu MAZI-Özkan YILDIRIM

Sayın muhtar adayım, sizi tanıyarak röportajımıza başlayalım?

1956 yılında daha ben doğmamışken, dedelerimiz babalarımız Bursa'ya yerleşmiş. Şükraniye Mahallesi dibinde Kurtuluş Caddesi'nin başında kereste dükkanı açmışlar. Bu mahallenin hemen hemen en eskilerindeniz. Ben 1970 Bursa doğumluyum. Her yerde her kurumda Bursa'da tanıdıklarımız var, çevremiz çok. Bu bölgenin okulları olan Emek İlköğretim ve Yıldırım Beyazıt Lisesi'nde okudum. 1976 yılında babamın vefatından sonra yetim kaldım. Ama kesinlikle yetim büyümedim. Allah'ıma şükürler olsun çevremiz vardı dayılarım babalık yaptı bize. Ben meslek olarak pasta ustasıyım. Pastane işletmeciliği yaptım. Askerde de mesleğimi devam ettirdim. Sonra Bursa’ya dönüşte bir süre daha bu meslek üzerine çalışmalar yürüttükten sonra otopark işletmeciliği yaptım. Otoparkçılara hak etmedikleri halde kötü gözle baktıkları için o işi de bıraktım. 2004'te şu an bulunmuş olduğumuz dükkanın ihalesine girdim ve o yıldan bu yana burada güzel çalışmalar yapıyoruz. Erikli'de bir çiğ köfte dükkanımız var, orasını eşim işletmekte. Ayrıca avukatlık bürosu var yeğenimin. 8 yıldır orada da çalışıyoruz, orada çok güzel bir kadroyla çok güzel çalışmalar yürütüyorlar. Ben de onlara değişik konularda destek sağlıyorum.

Ahmet Bey, muhtar adaylığı süreciniz nasıl gelişti?

Çevreden birçok arkadaş dost ‘bu mahallede eskisin, burasını iyi tanıyorsun, dişli adamsın, zaten rögar kapağı sıkıntısı var sen yaptırıyorsun. Kanalizasyonla ilgili bir şey oluyor, sen çağırıyorsun, koşturuyorsun. Doğalgazla ilgili bir arıza bir şey olduğunda sen konuşturuyorsun. Sakatlar, engelliler var onların bazı ihtiyaçları var sen koşuyorsun’ dedi. Burada 10-15 yaşlımız var kartları ile maaşlarını dahi çekemiyorlar. Ben hepsinin kartlarını alıyorum çekip teslim ediyorum. Avukatlık bürosundaki arkadaşlarımız da ‘abi sen bu kadar çok koşturuyorsun, neden aday olmuyorsun’ deyince ben de böylelikle mahallemizde muhtar adaylığımı açıkladım.

Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti

Mahalle halkının adaylığınıza yaklaşımı nasıl?

Çok çok güzel, çok çok olumlu… Tam aranılan muhtar olduğumu söylüyorlar, ‘kesinlikle vazgeçme yanınızdayız, destekçiniziz’ diyorlar. Bu koltuğu doldurabilecek adam sensin diyorlar. Tabii bu yorumlar, kelimeler beni ziyadesiyle memnun etmekte. Bizim bu uğurda çalışma azmimiz katlanarak artmakta. Zaten Şükraniye Mahallesi sınırları içerisinde Müftülük var, Sosyal Hizmetler var, Belediye var, Trafik var, Karakol var, Kaymakamlık'a kadar mahallemizde her şey var ama maalesef mahallemizde çalışma yok, hizmet bakımından birçok eksikliği var.

Ne gibi eksiklikler var Şükraniye Mahallesi’nde?

Mahallemizin üstten aşağı bütün kanalizasyonlarının temizlenmesi lazım, bunu sordum soruşturdum. 3 günde mahallenin komple kanalizasyonlarının temizleneceği bilgisini aldım. İnşallah bunu halledeceğiz. Çünkü kanalizasyondan sinekler oluyor yazın, ilaçlamada ilaç arabasına biniyorum. Özel şirkete yaptırıyorlar, şoför özel olduğundan bir iki tur atıyor sonra çay içmeye gidiyor. Muhtar dediğin arabaya binip en sıkıntılı bölgelere bol bol ilaçlama yaptırması, bu işleri takip etmesi lazım. Öncelikle PTT binasının da mutlaka burada olması lazım çünkü bu kadar kamu binası var. Hemen yanımızdaki Bayrak Alanı’nın projesi tamamlanmış olmasına rağmen maalesef hâlâ hayata geçmedi. Altı 4 kat otopark üstü pazar yeri olacak fakat bir türlü kimseden ne zaman yapılacağı ile ilgili bilgi alamıyoruz. Bu konuyla da ilgili projeyi mutlaka hızlandırarak bunu mahallemize kazandırmamız lazım. Bu konuyla ilgili girişimlerde bulacağımızı buradan belirtmek istiyorum, her türlü yapabiliriz her türlü yapacak kişilerle de ilgili girişimlerde bulunabilirim, öyle bir çevremiz var. Sonuçta mutlaka bu projeyi mahallemize kazandıracağız. Sonrasında mahallemizde çocuk oyun alanları eksikliği var, yine yaşlılarımız için dinlenme parkları, alanları çok önemli. Çöp konteynırları ile ilgili sıkıntı var mutlaka onların modernize edilmesi lazım. Bu konularla ilgili çalışmalarımız olacak, sonrasında ben yetim büyüdüğüm için yetimliğin ne demek olduğunu bilirim. Yetimlere, yardıma muhtaç kişilere mutlaka esas hak edenleri mutlaka sahada bulup onlara elimizden gelen desteği sunacağız. Mahalle halkımız tarafından sokağımızda şu olsaydı, bu olsaydı denmesi durumunda bu projeleri hayata geçirebilecek çevrem de var iletişimlerim de var. Bu konuda çok iddialıyım. 7/24 telefonum açık olacak herkesin her an ulaşabileceği muhtar olacağım. Muhtar sonuçta mahallenin anasıdır, babasıdır. Ekibimle birlikte en iyi hizmeti sunacağız. Girişimci olacağız, mahallemiz için yeri geldiğinde yumruğu masaya vurmasını da biliriz.

Son olarak başta Şükraniye Mahallesi halkı olmak üzere Bursalılara ne tür mesajlar vermek istersiniz? Neler söylemek istersiniz?

Mahallelimiz içimdeki fırtınayı bir bilse, nasıl bir hizmet anlayışı olacağını bilseler, beni aradıklarında her konuda çözüm bulabileceklerini şimdiden bilseler inanın benden başkasını seçmezler zaten. Ben seçilmezsem Şükraniye Mahallesi'nin büyük kaybı olur, inanın. Şimdi ben bütün adaylara bakıyorum, muhtarın dişli olması lazım, tuttuğunu koparması lazım, hedeflediği işi bitirmesi lazım. Bunun yanı sıra hoşgörü, hizmet bakımından çok aktif olacağız. Duyuyoruz birçok mahalle sakini muhtarı aradıklarında bulamıyorlarmış, bizi her an, her dakika bulabilecekler, ulaşabilecekler. Ahmet Karakaş olarak ben son olarak başta Şükraniye Mahallesi sakinleri olmak üzere bütün Bursa'da yaşayan kardeşlerimize sağlık, sıhhat, afiyet ve mutluluklar diliyorum.