Antalya’da bulunan Konyaaltı sahilinin karşısındaki alanda 30’un üzerinde karavanda insanlar sosyal mesafe kurallarına uygun yaşıyor.  Ankara'da özel bir şirkette çalışan Gözde Gürer, 'Evde kal' çağrısının yapıldığı gün Antalya'ya yola çıkıp karavanına yerleştiğini söyledi. Çağrıya 'Karavanda kal' olarak cevap verdiğini anlatan Gürer, 20 gündür yaşamını karavanında tek başına sürdürdüğünü belirtti. Karavan hayatının minimal yaşam olduğunu belirten Gürer, “Koronavirüs salgınıyla birlikte minimal yaşamın önemini anlamış olduk” dedi.

SOKAK HAYVANLARIYLA İLGİLENİYORUM

Karavan yaşamının farklılıklarına dikkati çeken Gürer, “Burada sokak hayvanlarıyla ve çiçeklerle ilgileniyorum, kendi hayatımı yaşıyorum. Kendimi izole etmiş durumdayım. Hiçbir insanla görüşmüyorum, misafir kabul etmiyorum. Diğer karavan komşularımızla uzaktan selamlaşıyoruz. Biz ‘evde kal’ çağrısına ‘karavanda kal’ olarak yanıt verdik. Her şey yoluna girdiği, salgının kontrol altına alınıp seyahatlerin başladığı zamana kadar Antalya'da karavanımda yaşamaya devam edeceğim. Biz şanslı tarafız sanırım. İnsanlardan uzak, doğayla baş başa ve kimse için risk teşkil etmiyoruz. Kimse de bizim için risk teşkil etmiyor” diye konuştu.

DAHA İZOLE BİR YAŞAM

Takla atan off-road araçları yürekleri ağza getirdi Takla atan off-road araçları yürekleri ağza getirdi

Antalya'da yaşayan Şükriye Sapmaz, köpeğiyle birlikte karavanında kalıyor. 'Evde kal' çağrısının ardından apartman hayatının güvenli olmadığını düşünerek karavanına geldiğini anlatan Sapmaz, şunları söyledi: Burası en azından açık hava. Köpeğimle zaman geçirebiliyorum, kitap okuyabiliyorum, uzaktan da olsa denizin sesini duyabiliyorum. Daha izole bir yaşam. Karavanımın içinde yağmur sesi eşliğinde dinleniyorum. Komşularımla mesafeli duruyorum. Uzaktan selamlaşıyoruz. Antalya'da evim var ama apartmanda kalmak yerine karavanda yaşamayı tercih ediyorum. Daha güvenli geliyor, burada mutlu oluyorum ve güvende hissediyorum. (yenisafak.com)