Mehmet ÇETİNKAYA

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) Küresel Fuar Acentesi Projesi kapsamında Bursalı firmalar dünyanın önde gelen fuar organizasyonları ile buluşmaya hız kesmeden devam ediyor. Tekstilde önemli bir üretim altyapısı ve tecrübesi bulunan Bursalı firmalar Premiere Vision Fuarı’na önemli katkılar sağladılar. Türkiye’den 70 firmanın katılımcı olarak yer aldığı fuarda 34 Bursa firması stant açtı. 2018 sonbahar-kış sezonu ürünlerinin sergilendiği fuarda Bursalı firmalar birbirinden çeşitli ve inovatif ürünlerini alıcılara sundu.

FUARIN ANA OYUNCULARI TÜRKLER

Tekstil sektöründe Türk ürünlerinin vazgeçilmez bir konuma yükseldiğini belirten Heyet Başkanı Mustafa Taşdelen, “Yıllar önce bu fuara bırakın katılımcı olmayı, ziyaretçi olarak bile geldiğimizde kapıdan çevriliyorduk. Bizim Türk olduğumuzu öğrendiklerinde ‘Özür dileriz. Türkleri fuara almıyoruz’ diyerek bizleri fuara sokmuyorlardı. Ancak bugün geldiğimiz noktada bu fuarın ana oyuncuları artık Türkler oldu. Sektör olarak bu başarının yeterli olmadığını düşüyoruz. Sektörümüzün gelişimi için ilerleme kaydetmeye devam etmeliyiz” dedi.

Avrupa Türk ürünlerinin kalitesinden vazgeçemiyor

Sektörde özellikle Uzak Doğu ülkeleri ile ciddi bir rekabet yaşandığını dile getiren Taşdelen, “1995 yılında Çin, Dünya Ticaret Örgütü’ne katıldıktan sonra önündeki engeller kalktı. Bu da Çin’in batıdaki etkisini artırmasına neden oldu. Bu dönemde sektörümüzde bir gerileme oldu. Ancak zamanla Avrupa Türk ürünlerinin kalitesinden vazgeçemeyeceğini gördü.  Türkiye bu gelişmelerin ardından daha kaliteli ve daha güvenilir bir sevkiyatçı olarak kendisini kanıtlayarak sektörde yeniden yükselişe geçti. Tüm bu gelişmeler sayesinde firmalarımız bugün bu fuarın ana katılımcılarından birisi haline geldi” dedi.  Aynı zamanda BTSO Tekstil Konseyi Başkanı görevini yürüten Mustafa Taşdelen, sektörde farklı olmak ve trendleri belirlemek için Türkiye’nin katma değeri daha yüksek olan teknik tekstillere yönelik çalışmalarına devam etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Firmalarımız bu pazarda daha fazla yer almalı

Premire Vision Fuarı Heyet Başkanı Mustafa Taşdelen ve Başkan Yardımcısı Berna Kırcı Aşıroğlu, Fransa’daki en önemli ticaret odalarından biri olan Fransız Türk Ticaret Odası Başkanı Selçuk Önder ve üyeleri ile bir araya geldi. Fransız Türk Ticaret Odası’nın firmalar, bankalar ve hukuk büroları gibi farklı sektörlerden üyelerinin bulunduğunu belirten Başkan Selçuk Önder, “Ekonomi müşavirlerimiz ve büyükelçilerimizle birlikte firmalarımıza ürünlerini pazarlamaları konusunda danışmanlık hizmeti veriyoruz” dedi. Fransa’nın ekonomik yapısı ve yatırım imkanları hakkında bilgiler paylaşan Önder, “Firmalarımızın Fransa pazarında yer alması çok önemli. Bunun için de genç tasarımcılarımıza vermiş olduğumuz destekleri artırmalıyız. Firmalarımızın marka değerini yükseltmeli ve yeni teknolojilere adapte olmalarını sağlamalıyız”  şeklinde konuştu. Toplantının ardından BTSO ve Paris Türk Ticaret Odası üyeleri düzenlenen ikili iş görüşmelerinde bir araya gelerek yeni işbirliklerinin yollarını aradı.  

Eyfel Kulesinin 128 yıllık hikâyesi

  Uluslar arası bir fuarın görkemli giriş alanı olarak tasarlanan Eyfel Kulesi hem Paris'e akılda kalıcı hem de Fransız Devrimi'nin 100. yılını kutlamak adına tasarlanmıştır. Kulenin yapımı 26 ay sürmüş. 3000 işçi on binlerce demir parçayı perçinleyerek 1889 yılında bitirilmiş. Eyfel Kulesi sadece 20 yıl bir izin verilmiş.  1909 yılında yıkılması beklenen kulenin, iletişim için uygun yüksekliğe ulaştığından ve yeni yüzyılda Atlantik ötesi haberleşmeye imkan tanıdığından, kalmasına izin verilmiştir. O günlerden bugünlere baktığımızda Türkiye’de her şeye karşı olan zihniyetlerinin 100 yıl sonra ne kadar komik olduğunu düşünmeden geçemiyorsun.

Paris’in simgesi haline gelen demir kule başlangıçta bu kadar önem taşıyacağını kimse tahmin etmiyordu. Aksine bir çok kişi karşı çıkmış. Siyasiler biz iktidara gelirsek yıkarız demişler.

Bugün dünyanın en güzel mimari yapıları arasında gösterilen Eyfel Kulesi kendi döneminde birçok krize ve tartışmaya sebep olmuştur. 1887 yılında inşasına başlanıp 1889 yılında tamamlanan kule için 7,739,401 Frank 31 Cent  harcanmış.

26 ay süren inşaatta 3.000 işçi 18.038 adet demir parçayı 2,5 milyon perçinle bir araya getirirken hiç ölüm yaşanmamış.

1889 yılında açılışından 5 ay önce başlayan ziyaretçi akınları (1,9 milyon kişi) sayesinde yıl sonuna kadar masrafın ¾’ü çıkartılmıştır.

200.000 metrekare alanda yer almaktadır.

300 metre yüksekliktedir. Tepesinde  televizyon vericileri bulunur. Onlarla birlikte yüksekliği 327 metreye ulaşır. 

Ağırlığı 10.100 Tondur.

1665 basamak bulunmaktadır.