“Öncelikle bilinmesi gereken en önemli unsur, geçici madde 32 olarak bildiğimiz yasadan mağdur askerlerin tamamının faydalandığı yönünde yapılan medya tanıtımları tamamen yanlıştır. Bu yasa kapsam olarak 1971 yılından 2011 yılına kadar yargıya kapalı yollar ve YAŞ kararlarıyla ilişiği kesilenleri almaktadır. YAŞ kararı dışında üçlü kararname, bakan ve kuvvet komutanı onayıyla ayrılmış askerleri kapsamamıştır. Yasanın çıktığı şekli o tarihte ne biz mağdurlar tarafından anlaşılabilmiş ve ne de hükümet bu konuda mantığa uygun bir sebep gösterilememiştir. Hükümet üyeleri ve milletvekilleri ile altı yıldır yaptığımız görüşmelerde yapılan açıklama 'YAŞ kararları yargıya kapalı olduğu için bu askerler haklarını arayamadı, bu yüzden hak verildi. Sizler ise yargıya açık işlemlerle ayrıldınız hak arayabilirdiniz, aramış olanlar da AYİM mahkemelerinden ret aldı, mahkemenin verdiği ret kararlarına karşı bir şey yapamayız?” şeklinde olmuştur. Hâlbuki 2010 yılı referandumunda YAŞ kararları yargıya açılmıştı, yani 2011’de yasa çıktığında YAŞ kararı ile ayrılanlar ile biz hukuken aynı statüye gelmiştik.  Bu mağdurlara yargı yoluna gitmeleri referandum ile sağlanmışken neden yargı yolu denenmeden kanun ile hak verildiği düşündürücüdür. O günlerde anlayamadığımız ve çözmeye çalıştığımız bu problemi 15 Temmuz sonrası anlamış olduk.'” böyle diyor Doğan Uysal...

BİR TARAFTA FETÖ’CÜLER DİĞER YANDA İSE ONLARIN MAĞDURLARI

Bu yasadan faydalanan herkesin FETÖ’cü olmadığını da ekleyen Genel Başkan Doğan Uysal, 15 Temmuz sonrası ortaya çıkan gerçeklerden de bahsederek, “Bizlerin ordudan atıldığı yıllarda irtica ve FETÖ şüphesiyle ordudan atılanlar Yüksek Askeri Şura kararlarıyla atılmışlardı. Diğer grup ise o zamanki furyadan faydalanan genç kripto sicil amirlerinin idari işlemle ordudan attığı askerlerdi. Yani yelpazenin YAŞ tarafında FETÖ’cüler vardı, diğer kesimde de FETÖ’cülerin mağdur ettikleri. Tabi ki bu yasadan faydalanan herkes FETÖ üyesidir demiyoruz ama bu örgüt öylesine sinsi hareket etmektedir ki, açık bir şekilde yandaşı olan atılmış askerlere direk bir hak sağlayamayacakları için böyle bir kapsam hazırlanarak hükümet yönlendirilmiştir. Çünkü bu yasadan faydalanacakların içerisinde bugüne kadar tespit olunabilen ve hakları KHK ile tekrar alınan 200 civarı sıradan FETÖ’cüler yanında, ifşa olmuş önemli FETÖ’cüler vardır” açıklamalarında bulundu.

PKK’DAN SORUMLU İMAMDA LİSTEDE…

Ancak bu yasadan faydalanan FETÖ’cülerin de olduğunu kaydeden Başkan Doğan Uysal, önemli isimlerden bir kaçını şöyle sıraladı: “1-Mustafa Kemal Sungur: Ordudan atıldıktan sonra Aksiyon dergisini kurmuş, 2011’de bu yasadan faydalanıp haklarını almış, Başbakanlık Basın Yayın Müsteşarlığına atandığı gün itibarıyla Washington Büyük Elçiliği’ne basın yayın müşaviri atanmış ve burada örgüte devlet sırlarını sızdırdığı için yakalanmış ve 2014’te görevden alınmıştır.2-Orhan Sipahioğlu: Dnz. Kur. Binbaşıyken YAŞ kararıyla atılan bu kişi adı geçen kanundan faydalanarak haklarını iade almış, emekliliği tercih etmiş ve örgütün Deniz Kuvvetleri İmamı olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştır. 3-Nurettin Aytuğ: Bu kişi de örgütün Kuzey Irak ve PKK’dan sorumlu imamıdır. Ayrıca Konya’da himmet vermeyen birçok iş adamına kumpas kurmakla da suçlanmaktadır. Yine K. Irak’ta PKK’ya sızan MİT ajanlarını infaz ettirmekle de suçlanmıştır. Yasadan faydalanarak haklarını alan bu kişi, Barzani güçleri tarafından Türkiye’ye teslim edilmiş ve tutuklanmıştır. 4-Muharrem Menekşe: Bu yasadan faydalanan bu kişi bizzat terörist başı Gülen tarafından Azerbaycan’da iki arkadaşıyla birlikte görevlendirilmiş Azerbaycan askeri işler imamıdır. 5-Halil İbrahim Avcı: Muharrem Menekşe ile birlikte Azerbaycan’da görevlendirilmiştir.” 6-    Mustafa Nuri Atalay: Muharrem Menekşe ile birlikte Azerbaycan’da görevlendirilmiştir. Bu yasa sayesinde KHK ile kamu görevlerinden tekrar ihraç edilen FETÖ yandaşlarından da öte bu kişiler örgüt için önemlidir ve sadece bu kişiler için bile bu yasa manipülasyonu yapılmıştır. FETÖ’cü olmayan ancak YAŞ kararıyla mağdur edilmiş diğer askerler ise bu FETÖ üyeleri sayesinde yasadan faydalanmıştır.”

YASADAN ÖNCE BİLE KAÇ KİŞİNİN YARARLANACAĞI BELLİYDİ

Yasanın tasarı sürecinde dahi kaç kişinin bu yasadan faydalanacağının bilindiğini iddia eden Doğan Uysal, “Yasanın asıl ve gizli amacına bir örnek de yasanın meclise sunulduğu tasarıdır. Bu yasa daha tasarı halindeyken dahi faydalanacak kişi sayısı bin 542 kişi olarak belirlenmiştir ve sonuç olarak da yasadan faydalanan kişi bin 543 olmuştur. Hâlbuki yasa çıkmadan ve uygulanmadan bu sayı bu kadar net belirtilemezdi, çünkü yasanın uygulama şekli mağdurların başvuruları üzerine MSB’nda kurulacak bir komisyonda başvuruların incelenmesi ve komisyon kararına göre faydalanacakların tespiti şeklinde belirtilmiştir. Eğer sayı yasadan önce belirli ise bu komisyona ne gerek vardı, eğer komisyon faydalanacak kişiye karar verecekse sayı önceden nasıl belli idi? YAŞ kararı dışında bakan onayıyla ayrılanların kapsam dışı olması sebebiyle başvuru yapmaları halinde ret edilmeleri normaldir, ancak kapsam içinde olduğu halde YAŞ kararıyla ayrılmış 226 kişi bakanlık tarafından ret edilmiştir. Bu kişilere baktığımızda aslında kanun kapsamı içinde olmalarına rağmen irtica ile ilgisi olmayan ve çoğunlukla da 2006 sonrası YAŞ ile atılmış askerler olduğunu görmekteyiz” ifadelerini kullandı.

RET CEVAPLARININ ALTINDA BİR FETÖ’CÜ İMZASI

Bu yasadan yararlanması engellenen mağdurlara gönderilen yazılı bildirimlerin altında 15 Temmuz akşamı tutuklanan MSB Personel Başkanı Tuğ. Gen. Metin Akkaya’nın imzası olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Bu MSB inceleme komisyonundaki kişilerin kim olduklarını ve FETÖ iltisakı olup olmadıklarını bakanlığa derneğimiz yazı ile sormuş ancak bakanlık tarafından ‘kamuyu ilgilendirmeyen konularda bilgi verilemeyeceği’ şeklinde bir cevap verilmiştir. Her ne kadar MSB bu üyelerin isimlerini vermekten çekinse de, ret alan mağdurlara verilen yazılı bildirimlerin altında dönemin MSB Personel Başkanı Tuğ. Gen. Metin Akkaya’nın imzası vardır ki, bu kişi 15 TEMMUZ akşamı tutuklanmıştır. Kumpasın diğer ispatı ise yasadan başvurup da faydalanamayan ve aslında yasa kapsamı içinde bulunan 226 kişinin yargı yoluna itirazları AYİM 3. Dairesine, yasa kapsamı içinde olmayanların ise nasılsa davayı kazanamayacakları için davaları 1. Daireye gönderilmiştir.  Buradaki maksat, MSB komisyonu tarafından ret edilen 226 kişinin FETÖ üyelerinden oluşan AYİM 3. Dairesinde hak almalarının önünün kesinlikle kapatılmasıdır.  Diğer grup ise zaten kapsam dışı olduğundan mahkemeden lehte karar çıkmayacağı kesin olduğundan daha az FETÖ’cünün olduğu 1. Daireye gönderilmiştir.“

ÖRGÜTÜN DEVLET İÇİNE SIZMASINA KATKI…

Bu yasa ile elde edilen maddi hakların çok önemli olmadığını savunan Genel Başkan Uysal, askeri kimlik kartlarına ulaşmanın daha önemli olduğunu dile getirerek, “Yasanın uygulanmasında şüphelerin ardından ise Meclis Milli Savunma Komisyonuna gelmeden önce yasa teklifi için görüş bildirdiğini düşündüğümüz Gen. Kur. Per. Başkanı İlhan Talu, Mehmet PARTİGÖÇ, Gen. Kur. Adli müşaviri Muharrem Köse ve dönemin MSB Personel Başkanı Metin Akkaya bugün darbe teşebbüsü sebebiyle tutukludur. Burada amaçlananın ne olduğu, bir emeklilik hakkının, kimliğin kanun yapıcı meclis üyelerinin, hükümetinin kandırılarak kumpas kurma kurmaya değip değmeyeceği merak konusu olabilir. Ancak bu yasayla edinilen maddi haklar çok önemli değildir. Ancak bu yasa sayesinde askeri kimlik kartlarına tekrar ulaşan hainler, bu kimlikler sayesinde orduevlerine, sosyal tesislere ve hatta askeri birliklere çok rahat bir şekilde girme imkânına kavuştular. Buralarda halen görevde olan FETÖ üyelerine rahatça ulaşabildiler, göze çarpmadan istihbarat toplayıp, örgüt ile ordudaki yandaşları arasında köprü oldular. Belki de ifşa olmayanlar halen bu imkândan faydalanmaktadırlar. Ayrıca kurumlarda çalışmayı tercih edenler de örgütün devlet içine sızmasında katkı sağlamıştır” değerlendirmesinde bulundu. 

BASININ ÇOĞU MAALESEF HEP SUSTU

Basının bu konuyla ilgili olarak sustuğundan da yakınan Başkan Uysal, “Bizler açısından merak edilen konu ise bu yasaya, yasayı çıkaranlara, yasayı uygulayanlara ve yasadan faydalananlara sağlanan dokunulmazlıktır. Ülkede örgüt ile ilgisi olan herkes, her kurum, her hareket istihbarat ve kolluk kuvvetleri tarafından derinlemesine araştırılırken, Bank Asya üzerinden bırakın yüklü para yatırmayı, havalesi yapmış, kredi kartı almış… vs memurlar görevlerinden uzaklaştırılırken bu yasadan faydalanmış, bu yasayı hazırlamış, çıkarılması için lobisini yapmış, yasanın uygulamasını, itirazların yargısını yapmış kişiler, kurumlar neden araştırılmamaktadır? Basın neden bu konudan bahsetmekten kaçmaktadır?” diye konuştu.

ASIL MAĞDURLARIN HAKLARI GERİ VERİLSİN

Uysal, sözlerini şöyle tamamladı: “Bütün mağdurlar adına isteklerimiz öncelikle 6191 sayılı kanun ile 926 sayılı kanuna eklenen geçici 32. Maddedeki bu kumpasın araştırılması ve kanundan faydalandırılmayan ancak zararlı kişilermiş gibi gösterilen asıl mağdurların haklarının iadesinin sağlanmasıdır. Ayrıca bu yasadan faydalanan herkesin FETÖ yandaşı olmadığını biliyoruz, ancak yapılacak inceleme sonucunda da bu örgütle ilgisi tespit edilenlerin de cezalandırılmaları gerektiğini her şeyden önce bir Türk vatandaşı olarak talep ediyoruz. Sözlerimi ülkemiz için geçmişte nasıl canımızı ortaya koyduysak, her an tekrar devletimizin ihtiyacı halinde tekrar canımızla hazır olduğumuzu belirterek sonlandırmak istiyorum”