Uzmanlar, doğal afetler sonucu kişide ruhsal travma oluşturabileceğini söyledi. Psikiyatrist Emre Tan, “Yaşanan duruma bağlı olarak olayın sürekli biçimde zihinde tekrarlanması, kabuslar, olayı anımsatan durumlardan kaçınma gibi fobik belirtiler, aşırı uyarılmışlık, etikte olma hali, huzursuzluk, kaygı, sinirlilik gibi ruhsal belirtiler eşlik ediyorsa ve bunlar bir ayı aşkın süredir meydana gelip kişinin hayatını yaşam kalitesini ve işlevselliğini ciddi derecede bozuyorsa travma sonrası stres bozukluğundan bahsedilebilir” diye konuştu. Depremlerin çeşitli anksiyete bozuklukları, depresyon, kısa psikotik ataklar ve alkol-madde kullanım sorunları için de risk oluşturduğunu ifade eden Tan, riskli gruplar hakkında da bilgi verdi.

ONKODAY'dan serviks tartışmalarına son nokta ONKODAY'dan serviks tartışmalarına son nokta

DUYGUSUNU BASTIRANLAR RİSK ALTINDA
Travmadan herkesin aynı oranda etkilenmeyeceğinden bahseden Psikiyatrist Tan, “Olayın algılanış şiddeti en önemli risk göstergesidir. Enkaz altında kalanlar kalmayanlara göre, yakınını kaybedenler kaybetmeyenlere göre, evi hasar görenler görmeyenlere göre daha fazla risk taşır” ifadesini kullandı. Tan, konuşmasına şöyle devam etti: “Daha önce travma yaşamış olanlar, fiziksel bir engeli ve hayatını ciddi derecede zorlaştıran kronik hastalığı olanlar, sosyal destek alamayanlar, duygusunu ifade etmekte güçlük çeken veya bastıranlar, yaşanan olayla ilgili yoğun suçluluk duygusu hissedenler ileride hastalanmak için daha risklidirler.” Erkeklerin hayatları boyunca daha çok travmatik stres etkenine maruz kaldığını fakat hastalanma oranlarına bakıldığında kadınların daha riskli grupta yer aldığına dikkat çeken Tan, kadınların en az 2 kat daha fazla hastalanma riski taşıdığını belirtti. (DHA)

Psikolojik destek alınabilir
Hastalanmanın güçle ve akılla bir ilgisi olmadığı, hemen herkesi etkileyebileceğini belirten Psikiyatrist Dr. Emre Tan, “Ruhsal durumunuzun gittikçe kötüye gittiğini, hayatınızın sekteye uğradığını fark ettiğinizde psikiyatrik-psikolojik yardım alın. Travma bulaşıcıdır. Travmaya direk maruz kalmasa da olaya tanık olanlar, medyada izleyenler ve özellikle kurtarma ekibinde yer alanlar da travmatize olabilirler. Bu konuda bilgilendirme, eğitim ve koruyucu çalışmalar yapılmalıdır ve eğer gerekli ise tedavi sürecine dâhil edilmelidirler” diye konuştu.