Ali Eşref UZUNDERE

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Başkanı Remzi Topuk ile hem geride bıraktığımız 2016’yı değerlendirdik hem de 2017’den beklentilerini sorduk. Sorularımıza samimi cevaplar veren Topuk, ekonomik gelişmenin önemine dikkat çekti ve “Durduğumuz yeter, hareketlenmemiz lazım” diye ekledi.

MEDYA ÇOK ÖNEMLİ  BİR SINAV VERDİ

2016 nasıl geçti?

“2016 yılını Türkiye’de medyanın önemli ve başarılı bir sınav verdiği yıl olarak değerlendiriyorum. Bir defa gerek yerel, gerekse ulusal medyamızı takdir etmek lazım. Dış ülkelerdeki medyanın ülkemiz üzerindeki olumsuz propagandalarını kıracak şekilde, olağanüstü bir çabayla ülkemizin birliği beraberliği konusunda, ülke menfaatlerini ön plana çıkaran stratejiler izlediler ve uyguladılar. Bundan dolayı tüm medyamıza teşekkür ediyoruz. Yasama, yürütme ve yargından sonra 4. kuvvet olarak medya çok önemli. Bu dönemlerde dünyadaki toplum mühendisliği stratejilerine baktığımızda, gerek yazılı gerekse görsel ulusal medyamızın sorumluluğunun daha çok arttığını görürüz. Buradan ülkemdeki medya sektörüne batığımda, 2016 yılı ile gurur duyduğumu söyleyebilirim.”

BAĞIMSIZLIĞIN KIYMETİNİ BİR KEZ DAHA ANLADIK

“2016 yılına bir başka açıdan baktığımızda çok zor bir yıl geçirdik. Aklımıza hayalimize gelmeyecek bazı olayların gerçekleştiğini görüp şahit olduk. Bunların en önemlisi de darbe girişimiydi. Allah’a çok şükür, bu kalkışma girişimini bir bütün halinde 3-5 saate etkisiz kılıp bertaraf ettik. Bu kalkışma girişimi; Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, medyamız, sivil toplum örgütleri liderlerimiz ve halkımızla birlikte püskürtüldü. Bu girişim, milletimizde yeni bir kenetlenmeye vesile oldu. Ben böyle bir milletin mensubu olmaktan, bu olayları yaşadıktan sonra bir kez daha gurur duydum. Bir kez daha ülkemizin kıymetini öğrenmiş olduk. Bir kez daha bağımsızlığımızın ne kadar önemli olduğunu öğrenmiş olduk.”

SORUMLULUĞUMUZ ARTTI

“Tabii bütün bunları yaşarken sorumluluğumuzun arttığını da tespit etmemiz gerekiyor. Gerek devlet yöneticileri gerek STK liderlerimiz, kanaat önderlerimiz ayrıca 79 milyon insan herkes birer birer kendini daha çok sorumlu hissetmeli diye düşünüyorum. Bu sorumluluğu hissettiklerini şahsen müşahede ediyorum. Bundan da mutluluk duyduğumu söyleyebilirim.”

BÜYÜYEN 3-4 ÜLKEDEN BİRİYİZ 

İş hayatı açısından 2016’ya baktığınızda neler söylersiniz?

“İş hayatına girmek çok kolay değil. Çünkü 2016’da öyle enteresan şeyler yaşandı ki… Her şeye rağmen son yıllara baktığımızda; dünyada büyümesini sürdüren 3-4 ülkeden biriyiz. Hiçbir ülkenin yaşamadığı olumsuz olayları yaşamamıza rağmen büyümemizi devam ettirdik. Burada toplumumuzun, ekonomimizin ne kadar dinamik olduğunu görüyoruz. Şahsen bu dinamizmin devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunda biz işadamları temsilcileri olarak kararlıyız.”

DURDUĞUMUZ YETER HAREKETLENMEK GEREK

İş hayatının 2017’ye bakışı nasıl?

“İş hayatındaki arkadaşlarımız dostlarımız 2017’ye umutla bakıyor. ‘Durduğumuz yeter, hareketlenmemiz lazım’ diyoruz. Ülke bağımsızlığı, ekonomik bağımsızlıkla çok yakından ilgilidir.  Dolayısıyla ekonomik gücümüzü artırdıkça, tam anlamıyla bağımsız olma noktasında ilerleyeceğimizi düşünüyorum. Yeni yıla girerken her şey 2016 yılında kalsın, 2017 daha güzel olacak… Ancak 2017’nin ilk saatlerinde yaşadığımız katliamı lanetliyorum.”

TÜRKİYE’YE TOPYEKÛN SALDIRI VAR

“Toplumumuzun bazı şeylere dikkat etmesi lazım… Bunu kim yaptı, neden yaptı, yılbaşı akşamıydı, orada kim vardı gibi tartışmaların dışında olayı değerlendirmek gerekir. Şu anda Türkiye’ye neredeyse topyekûn bir saldırı var, bunu görebiliyoruz. Kimin hangi amaçla yaptığı senaryolarını yazmaya gerek yok. Türkiye’nin tek tek olayları alıp; şu şundan yapıldı, şu şunlara karşı yapıldı, şu inanca karşı yapıldı, şu yaşam tarzına karşı yapıldı gibi tanımlara gerek yoktur. Bunlar zararlı tanımlardır diye düşünüyorum.”

TOPLUMSAL BARIŞ BOZULMAK İSTENİYOR

“Ortaköy eğlenme merkezinde yapılan katliam, topyekûn ülkemize yapılmış toplum mühendisliğinin, bir üst aklın projelerinin devam eden parçalarından biri. Biz ülke olarak, millet olarak bunları da aşacağız. Bu ülkeyi çok karıştırmak istediler. Etnik anlamda, inanç-mezhep anlamında karıştırmak istediler. Sınırlarımızda savaşlarla ülkemize zarar vermek istediler. Ama başaramadılar, başaramayacaklar da. Evvel Allah, bu ülke inancıyla, milli duygularıyla, birlik beraberliği ile bunları aşacağına inancımız tamdır.”

BTSO’DA SAYGI VE DESTEK ORTAMI VAR

BTSO yönetimi olarak ne yaptınız?

“Biz 3.5 yıl, 4 yıla yaklaştık görevdeyiz. Bu süre içerisinde Meclis Başkanlığı görevini yürütüyorum. Yönetim Kurulu Başkanımız İbrahim Burkay ile birlikte Meclisimize baktığımızda; gerçekten birbirine saygılı, birbirine destek, değer veren bir ortamda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Çok önemli bir kurumda görev yaptığımızın farkında ve bilincindeyiz. BTSO olarak 128. yılımıza girdik. Böyle bir tarihi kurumda görev yapmak çok büyük bir onur ve sorumluluktur. 128 yıl boyunca bu kuruma hizmet etmiş olan kurucusundan çalışanına kadar tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Bu kurumun bu yaşa gelmesinde hepsinin çok büyük emeği vardır. Bu emeklere karşı kendimi borçlu ve sorumlu hissediyorum.”

İŞ HAYATININ UZMANLIK MERKEZİ

“Farklı bir vizyonla göreve geldik. Yönetim kurulu başkanımız ve yönetim kurulumuz geçekten harika projeler hazırlayarak göreve talip olmuşlardı. Göreve gelirken 16 makro proje dedik ama göreve geldikten sonra bunlara sanki bir 16 makro proje daha eklendi. Bu projelerin ciddi bir bölümü de tamamlandı. Başlanan, yürüyen projelerimiz var. Çalışmalarımız başarılı bir şekilde gidiyor. Göreve geldiğimizde yönetim kurulunun en önemli hedeflerinden biri ‘BTSO iş hayatının uzmanlık merkezi olacak’ demiştik. Bu konuda çok ciddi adımlar atıldı. BTSO çatısı altında hizmete giren kurumlarımıza ve diğer kurumlarımıza baktığımızda bunu çok net görebiliriz. Sokaktaki insanın bile hissedip gördüğü, ‘Helal olsun BTSO’ya’ dediği projelerdir. Gerçekten BTSO’yu bir uzmanlık merkezi haline getirdik. 10 tane Ur-Ge projemiz var. Türkiye’de 10 tane Ur-Ge projesi olan başka hiçbir kurum yok. En fazla 4-5’lerdeler. Biz açık ara öndeyiz. Tamamı aktif ve faal, hepsini oluşumları tamamlanmış faaliyetlerini yürütüyorlar.”

UR-GE İLE İHRACAT YÜZDE 117 ARTTI

Ur-Ge projelerinin sektörlere katkısı nasıl oldu?

“Ur-Ge'leri çok önemsediğimiz için bir örnek vermek gerekir. Bebe hazır giyim Ur-Ge'sine baktığımızda, Bebe sektöründe 2016 yılında ihracatımız yüzde 17 artmış. Fakat bizim iki tane Ur-Ge projemiz var. İki Ur-Ge’miz mensuplarının ihracatı yüzde 117 artmış. Ur-Ge'leri neden çok önemsediğimizin göstergesi olan bir örnektir bu.  Diğer Ur-Ge'lerimizde de benzer rakamları verebiliriz. Projelerimizden bir tanesi ‘Mesleki yeterlilik belgesi (MESYEB)’ çok önemli bir proje. Bir şirketimiz var, burada hem mesleki eğitim hem de mesleki yeterlilik belgesi veriyoruz. 2017 yılının başından itibaren iş güvenliği açısından mesleki yeterlilik belgesi zorunluluk haline geldi. Bu yılın başından itibaren etap etap en tehlikeli mesleklerden başlayarak çalışanlarda bu belge aranacak. 1 Ocak’tan itibaren bu konuda kontroller de başlamış olacak. MESYEP Türkiye’nin birkaç şirketinden biri ve açık ara önde, 64 meslekte eğitim ve belge verebilecek durumda açık ara öndeyiz. Bütün bunlar daha öncesinde temeli olmayan, bir dönem içersinde başlayıp tamamlanan projelerdir. Bu açıdan ben meclis başkanı olarak başta yönetim kurulumuza çalışanlarımıza teşekkür etmek istiyorum.”

(DEVAMI YARIN)