Şiddet suça gibi

İstanbul Anadolu Adliyesi Başsavcı Vekili Ramazan Öksüz, suça sürüklenen çocukların ortak özellikleriyle ilgili çocuk suçları bürosundaki meslektaşlarının ve kendisinin tespitlerini DHA ile paylaştı. Öksüz, bu çocukların özellikle ailevi sorunları olduğunu belirterek, "Uygulamanın başındaki çocuk büro savcılarımız ve benim gözlemlerim, suça sürüklenmesinin ilk nedeni aile yapısı. Parçalanmış aileler, aile içinde şiddet gören çocuklar, aile içindeki bireylerin birbirlerine şiddet göstermesi, ilgisizlik, sevgisizlik, çocuğa güvenmeme, değer vermeme, ayrıca denetlememe sonucunda çocukların başka alanlara yöneldiğini, suça yönlenebiliyor. Bireysel ve çevresel faktörler de çocukların suça yönlenmesinde etkili oluyor, ama en az bireysel faktörleri belirtebiliriz. Bir de toplumsal faktörler var. Toplum içinde yer bulamayan, suça meyilli bir gruba dahil olan çocuklar, kendilerini onlara dahil ettirebilmek için suça yönelebiliyor" dedi. 'ÇOCUKLAR EN ÇOK YARALAMA, HIRSIZLIK VE UYUŞTURUCU SUÇLARINI İŞLİYOR' Çocukların en çok 'basit yaralama', 'hırsızlık' ve 'kullanmak için uyuşturucu bulundurmak' suçlarına karıştıklarını belirten Başsavcı Vekili Öksüz, yargılamada 12 yaşına gelmemiş çocukların ceza ehliyeti olmadığını belirterek, şunları söyledi: "18 yaşının altında her bireye çocuk diyoruz. 12 yaşını ikmal etmemiş çocukların ceza ehliyeti olmadığını da söyleyelim. 12- 15 yaş grubundaki çocukların ceza ehliyeti ancak raporla tespit edilebilir. Farik ve mümeyyiz ise (eylemlerinin sonucunun farkında olmak, iyiyi kötüden ayırabilme yeteneği) cezalandırılması yoluna gidiyoruz. 15-18 yaş gurubunun ise ceza ehliyeti var. Ancak 12-15 ile 15-18 yaş grubuna, ceza kanununda yetişkinlere göre indirimli cezalar verileceği öngörülmüş. Çocuk mahkemelerinde yargılanıyorlar. Adliyemizde bir çocuk ağır ceza mahkemesi ve 5 çocuk mahkemesi toplam 6 çocuk mahkemesi var. Yargılama sırasında yaşı küçük, suça sürüklenen çocuk ifadesini kullanıyoruz. Soruşturma aşamasında sosyal hizmet uzmanlarımız bulunuyor. Yargılamada ise gerektiği halde rapor düzenliyor. 12- 15 yaş grubu ceza ehliyeti yoksa, mahkemeden önleyici tedbir kararı verilmesi için talep ediliyor." 'CEZAEVİ DEĞİL ÇOCUK EVİ' Çocuk tutuklu ve hükümlülerin infaz sürecinin de farklı işlediğini belirten Başsavcı Vekili Öksüz, Çocuk Evi'nde eğitim görmeleri için teşvik edildiklerini belirterek, "İşlediği iddia edilen suçtan tutuklu bulunan çocuklar, Maltepe Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu'na gönderilmektedir. Hakkında hüküm verilen çocuklar ise Çocuk Eğitim Evi'ne alınmakta. Haklarındaki hüküm kesinleştikten sonraki durumları, psikolojileri, eğitimleri gibi özellikleri tespit ediliyor. Bireysel İyileştirme Sistemi adı verilen bir program var. Psikologlarımız görüşmeleri yapıp takip ediyor. Çocuk Evi’nde meslek edindirme kursları veriliyor. Bu sene 75 kurs faaliyeti yapılmış. Bin 148 hükümlü çocuk yararlanmış, 400 hükümlü çocuğumuz belge elmaya hak kazanmış. Okuma yazma, bilgisayar işletmenliği, bağlama, resim, tekstil, dikiş, overlok, berberlik kursları var. Eğitime yönelik ise açık lise, açık ilköğretim, örgün öğretime devam etmeleri sağlanıyor. Üniversite sınavlarına girmeleri teşvik ediliyor. Bazı üniversitelerimizde ortak yürütülen projeler var. Yeditepe Üniversitesi ile örneğin. Çocuğun orada bulunduğu süre içinde rehabilite edilmesi, topluma yararlı birey olarak oradan çıkması, burada edindiği meslekleri toplumsal hayatın içine girdiğinde kolaylıkla kullanarak geçimini sağlaması hedefleniyor" diye konuştu. (DHA)