Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gazete ve televizyon yöneticileri ile Vahdettin Köşkü’nde bir araya geldi. S-400 sistemine ilişkin tanıtım filmi de gösterilen toplantıda Erdoğan, şunları söyledi: Ülkemizin, S-400 alımı ve süren tartışmalar bize, milletimizin sağduyusu ve irfanı ile bunların sesi olduğuna inandığım medya duyarlılığının tüm gücüyle ayakta olduğunu göstermiştir. İnşallah hepimizin ortak geleceğini ilgilendiren diğer tüm hususlarda da benzer bir kenetlenme ortaya koyacağımıza inanıyorum.

“KESİNTİSİZ MÜCADELE İÇİNDEYİZ”
Türkiye’nin milli güvenlik hassasiyetleri, herhangi bir vehme veya örtülü başka bir amaca değil, tamamen olgulara dayalı. Coğrafyamız, binlerce yıldır hep cazibe merkezi olmuştur. Geldiğimizden beri kesintisiz mücadele içindeyiz. Bu toprakları vatan kılma çabamıza yönelik tehditler daima olmuştur, bundan sonra da olacaktır.

DÜNYA SANCILAR YAŞIYOR
Dünyada ve bölgemizde yeni yapılanmaların sancıları yaşanıyor. Ülkemiz kritik sınamalar karşısında tutarlı ve ahlaki politikadan taviz vermedi. Suriye meselesinde, Mısır’daki, Libya’daki, Katar’daki pek çok Afrika ülkesindeki gelişmelerde hatta Venezuela hadisesinde tutarlı ve ahlaki çizgide hareket etti. Suriye’den Türkiye’ye yönelik terör tehdidi tırmandı.

Bursa’da gençler yılbaşına şarkılar eşliğinde girdi Bursa’da gençler yılbaşına şarkılar eşliğinde girdi

TÜRKİYE, ABD’YE BAŞVURDU
NATO’ya en büyük desteği veren ülkelerden olan Türkiye, bu tehdit karşısında güvenliği için arayışlara girdi. Kimi NATO üyesi ülkeler geçici olarak hava savunma sistemleri gönderdi. Türkiye’ye geçici olarak konuşlandırılan hava sistemlerinin bir kısmı sökülüp geri gönderildi. Türkiye, ABD’ye başvurdu. Bize o zaman Patriotlar satılmadı. Amerika’dan sonuç alamayınca, Çin ile görüşmeler yaptık. talebimizi karşılayacak nitelikte somut bir ürün olmadığı için Rusya’ya yöneldik.

“SAVAŞA HAZIRLANMIYORUZ” 
Ortaya çıkan tablo, Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemi tedarikinin tamamen kendi toprakları içinde ve bölgesinde barışı koruma amaçlı olduğunu göstermektedir. Biz, S-400’leri alarak savaşa hazırlanmıyoruz. Barışı ve kendi milli güvenliğimizi garanti altına almaya çalışıyoruz. Savunma sanayimizi geliştirmeye yönelik diğer tüm atılımlarımızın da amacı budur. Evet bizim tüm hazırlıklarımızın gayesi şu anda barışı korumaktır.

BAŞIMIZA GELEBİLECEKLER
Türkiye içi siyasette ve ekonomide özellikle de savunma sanayinde güçlü olmak bir tercih değil, zorunluluk. Hiç uzağa gitmeye gerek yok. Şöyle, çeyrek asır önce Bosna Hersek ve Kuveyt, daha yakın tarihte Irak, Suriye, Ukrayna, Yemen, Katar meseleleri, İsrail’in bölgedeki yayılmacılığının yol açtığı sorunlar, güçlü olunmadığında nasıl bir sonuçla karşılaşılacağına işaret ediyor.

2020’DE TAMAMI GELECEK
Zira siyasette bile şu anda S-400 konusunda maalesef adeta Amerika’nın temsilcileri gibi gayret edenler var. Onları savunanlar var. Bu şekilde parlamentomuzun içerisinde hangi düşünceler nasıl tezahür ediyor, hepsi ortada. Bu keyfi değildir, bir zorunluluktur ve bu zorunluluğun bir gereği olarak devam ediyor. İnşallah yılsonuna kadar belli bir bölümü ve 2020’nin nisan ayına kadar tamamıyla bu işi bitirmiş olacağız ve çok daha öz güven içerisinde yolumuza da devam edeceğiz. (yenisafak.com)