Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 2016 yılını değerlendirdiği geleneksel yıllık basın toplantısı düzenledi. Terörle mücadele, Suriye krizi, ABD seçimlerine ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Lavrov, açıklamalarına terörle mücadeleye değinerek başladı. Rus Bakan, uluslararası toplumun teröre karşı ortak bir cephe kuramamasından üzüntü duyduğunu kaydederek, terörizmin 2016 yılındaki önemli uluslararası tehdit olduğunu dile getirdi. “Elbette bu durum ciddi kaygı ve üzüntüye neden oluyor” diyen Lavrov, Rusya’nın terörle mücadele konusunda yapılacak işbirliğini memnuniyetle karşıladığını bildirerek, ülkesinin ABD, AB ve NATO ile ortak değerler temelinde işbirliği yapmaya da hazır olduğunu kaydetti.

Son birkaç yıl içinde ABD gizli servisinin Rus bir diplomatı yanlarına çekme çabalarını arttırdığını dile getiren Lavrov, “ABD istihbarat servislerinin son yıllarda Rus diplomatları yanlarına çekme girişimleri arttı. Bu konudaki istatistikleri kamuoyu ile paylaşmadık. Ancak son dönemlerde, geçtiğimiz birkaç yıl içinde özellikle de Obama’nın ikinci döneminde, diplomatlarımıza yönelik dostane olmayan bazı girişimler arttı” dedi.
Rusya’nın Moskova’daki ABD diplomatlarına baskı uyguladığına dair iddiaların da asılsız olduğunu sözlerine ekleyerek, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

“Obama yönetimindeki sürede, ABD büyükelçiliğinin kabul edilemez şartlarda çalıştığına dair şikayetler aldık. Bu durumu başarılı bir şekilde hallettik.”

 

Basın mensuplarının Moskova ve Washington arasındaki ilişkiye ilişkin soruya değinen Lavrov, Trump’ın terörizmin önceliği olduğuna dair ifadelerini memnuniyetle karşıladığını dile getirdi. Lavrov, “ABD ile ilişkilerimizin nasıl olacağı Trump yönetiminin göreve gelmesinin ardından anlaşılacak. Trump’ın yönetimi döneminde terörle mücadeleyi önceliklerinden biri yapacağı yönündeki açıklamaları memnuniyetle karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

Lavrov Trump’ın ekibi ile Suriye’de yapılacak işbirliğinin Obama ile yapılan işbirliğine göre daha etkili olacağına inandığını kaydederek, “Trump yönetiminden temsilcilerin Astana’da 23 Ocak’ta düzenlenmesi planlanan Suriye barış görüşmelerine davet edilmesini doğru buluyoruz ve geleceklerini umuyoruz” ifadelerini kullandı.