Hatice DAL

Neyzen Osman Kenarda’dan sanatına dair merak edilenleri öğrendik. 1961 Bursa doğumlu olan Neyzen Kenarda, ilkokul döneminde müziğe başladığını belirterek, “Ortaokul döneminde bağlama ile tanıştım. Bizler Batı çalgıları ile müzikle tanıştık. Bugünden sonra inşallah değişir diyorum çünkü bizim kendi Türk müziğimiz var. Maalesef okullar Batı eğitimli olduğu için Mozart ve Beethoven eserleri ile büyüdük. Ortaokul yıllarında matematik öğretmenimden bağlama çalmayı öğrendim. 16 yaşımda bağlama ile Bursa’daki düğünlerde Türk Halk müziği ve arabesk müziğiyle 3-4 yılım geçti. Tabii bu arada Türk Halk Müziği ile de meşgul oldum. 35-40’a yakın sanatçılara bağlama ile eşlik ettim” dedi.

ARGUN’LA 17 SENE

Askerlik döneminde de müzikten kopamadığını kaydeden Osman Kenarda, “Askerlik dönemimi müzikle ilgilenen bir bölükte tamamladım. Orada da ustalarla tanıştım. Kamil Sönmez, Tuğrul Şan gibi sanatçılara da eşlik ettim. Sonraki hayatımda Klasik Türk Müziği öğrenmek istedim. Bursa’da Ahmet Argun hoca ile tanıştım. Buradaki birçok neyzen arkadaşımızın da hocasıdır kendisi. Onunla 17 sene meşk ettim. Yaklaşık 25 yıllık neyzenliğimin içinde 10 sene sonra ney sazı yapmak gibi bir karar aldım. Bu kararı alınca neyle ilgilenen insanlar vardır. Onlardan ders aldım” diye konuştu.

 

Saz yapımında Niyazi Sayın ekolü

14 yıldır neyzenliğin yanı sıra ney yapımı ile ilgilendiğinin de altını çizen Kenarda, “İstanbul’da Niyazi Sayın hocamız var, gelmiş geçmiş en büyük neyzen, onun bir ekolü var. Daha önce Niyazi hocanın kullandığı neylerin sesleri Türk Halk Müziğine diğer sazlarla bağdaştığında akortların ayrı olduğunu gören hocam kendisine ait neyler açmış. Açımı derken perdelerden bahsediyorum. Bunu değiştirdikten sonra kendisi kullanıp sıkıntısız hale getirdikten sonra Türkiye’de yaşayan ben de dâhil birçok arkadaşım bu ekolün peşindeyiz. Ney açımı ile ilgili dersler alarak onlardan izinler aldım şu an Niyazi hocamızın ekolünü 15 yıldır ney yapımında sürdürüyorum” açıklamalarında bulundu.

Türkiye’de 10 kişi

Elit tabakanın düğünlerinde meşk yaptıklarını söyleyen neyzen Osman Kenarda, “2012 yılında ney yapımı ile ilgili Ankara Kültür Bakanlığı Geleneksel Sanatlar Heyetinden sanatçı kimliğimizi aldık. Su anda Kültür Bakanlığının atölyesi burası, Bursa’da bir tek ben varım Türkiye de ise 10 kişiyiz. Bir tanesi de benim oğlum, o da Eskişehir’de ney yapımı ile uğraşıyor. İcralarım var. Televizyonlarda çok sık icralarım oluyor. Elit tabakanın düğünlerine meşk yapmaya gidiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Sanat ölmez

“Sanat ölmüyor” diyen Kenarda, şöyle devam etti: “Bazı sanatlar ne yazık ki kendilerine yer bulamadığı için ölmek zorunda ama musiki önde. Bugün Türk musikisi önde olduğu için Türk musikisi içindeki her saz yerini bulmuştur. Yapımcıları vardır, öğretenler ve öğrenenler vardır. İlerlemiş ve genişlemiştir. Bazı sanatların ölmesinin nedeni para kazandıramadığı ve yer bulamadığı için. Bunlarda da çok az kalan ustalar bunları yaşatmak için uğraştıkları için sanıyorum devam edecek.”

Bursa ile ilgili her şey

Osman Kenarda, Irgandı Köprüsü’ndeki yerlerinde sadece ney ile ilgili şeylerin yer almadığını aynı zamanda da elle yapılan her şeyi insanlara sunmaya çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi: “Tarihi güzellikler sunan bir Bursa’mız var bize. Osmanlıya başkentlik yapmış bir kent burası. Onun amblemlerini taşıyan örnekler de yaptık. Buraya gelen kişiler Bursa ile ilgili şeylerde bulsun istiyoruz.”