Özkan YILDIRIM
Bursa’mızın en önemli ilçelerinden biri olan Kestel’de modern bir binaya sahip olan Özel Elmas Anne Anaokulu kurucusu ve müdürü sayın Muazzez Yiğit hocanın konuğu olduk. Okulun eğitim politikasını gazetemizle paylaşan Yiğit, çocuklar için sıcak bir yuva olduklarının da altını çizdi.
Sizi tanıyarak röportajımıza başlayalım istersiniz?
1958 Kırcaali Doğumluyum. Dört yaşında anaokuluna başladım. Üç yıl anaokuluna gittim daha sonra 6 yaşında birinci sınıfa gitmeye başladım. Daha o zaman anaokuluna gittiğim yıllarda büyüyünce ben anaokulu öğretmeni olacağım dedim. Çünkü öğretmenimi çok seviyordum ve hala ömür boyu hiç unutamadım. Çocukları çok seven biriydi. Ben de büyüyünce onun gibi olacağım dedim. Yıllar ilerleyince, üniversite sınavına girdim ve üniversiteyi bitirdim. 14 Eylül 1978 yılında anaokulu öğretmeni olarak göreve başladım. 12 yıl Bulgaristan’da anaokulu öğretmenliği yaptım. Türkiye’ye 89 yılında göç ettikten sonra Necati Bey Kız Meslek Lisesi’nde göreve başladım çok büyük mutluluktu benim için, hatta o zaman başladığımda ben hemen direkt olarak hikâye, şarkı, şiir gibi bilgilerimi de sınıfta çocuklara aktarmaya başladım. Arkadaşlarım da çok şaşırdılar, nasıl başarabiliyorsun dediler mesleğime çok âşık olan biriydim. 10 yıl anaokulu öğretmenliği 10 yıl anaokulu müdürlüğü. Milli eğitim camiasında 2009 yılında emekli olduktan sonra da nasip oldu. Elmas Anne Anaokulu’nu 14 Ekim 2010 yılında açtık, bu binaya da 2018’de geçtik.
İsterseniz yavaş yavaş okulunuz hakkında bilgiler aktarın bizlere sayın hocam?
Ömür boyu hayalim hep şuydu; anaokulumuza devam eden çocuklara geniş, ferah, rahat, kolej kalitesinde bir eğitim ortamı sağlamaktı. Hatta gittikçe daha farklı şeyler yapmaktı. Neden derseniz; amacım çocuklara rahat ve huzurlu ortam sağlayabilmek, onların ufkunu genişletmek; yani insanlar ne kadar mutlu olurlarsa ve huzurlu rahat ortamlarda bulunurlarsa, büyüdüklerinde ufuklarının daha geniş olacağına inanıyordum.
EĞİTİM KADROMUZLA İDDİALIYIZ
Peki, hocam yeni binanızda hangi yaş gruplarına hizmet veriyorsunuz?
Yeni binamızda şu an hali hazırda 10 sınıfımız var. 3 yaş, 4 yaş, 5 yaş ve 6 yaş gruplarımızda sınıflarımız var. Öğretmenlerimizde lise ve üniversite yıllarında staja gelen öğretmenlerimiz. Çocuklara çok nazik davranışları var. Bu öğretmenlerimizle devam etmekteyiz. Benim kızımda beden eğitimi öğretmenliği mezunu, onunla birlikte bu okulu kurduk ve çalışmalarımızı yürütüyoruz. Kızım Zehra Akıncı ayrıca anaokulu öğretmenliğini bitirdi. Ben bu okulun kurucu müdürüyüm. Kızım da müdür yardımcım olarak görev yapmakta, onunla birlikte yürütüyoruz çalışmalarımızı eğitim programlarından aldığımız yeniçağın gereksinimlerini harmanlayarak eğitim veriyoruz.
HER ŞEYİN EN İYİSİ İÇİN VARIZ
Peki, velilerin en dikkat ettikleri konulardan biri anaokullarına emanet ettikleri çocuklarının sabahtan akşama kadar ne yiyip ne içtikleri, bu konuyla ilgili neler söyleyeceksiniz?
Bir hafta içerisinde gıda olarak haftada bir gün beyaz et, haftada bir gün mutlaka kırmızı et, ondan sonra haftada bir gün mutlaka baklagillerden, haftada bir gün mutlaka sebze alması gerekiyor. Meyvelerden de mutlaka veriyoruz.
Hatta geçen hafta kızım, tamamen doğal olan karpuzları okula getirdi. Önce hedefimiz eğitim, okul öncesi eğitim ve sevgi… Çocuklar okulumuza girerken kesinlikle güler yüzle karşılanacaklar, daha sonra dediğimiz gibi beslenmelerine çok dikkat edeceğiz. Süt ürünlerine, et ürünlerine sebze ve meyvelerine hepsine ayrı ayrı özen gösteriyoruz, mutlaka almaları gerekiyor çünkü bunları. Hatta geçen hafta bir çocuğumuz başladı. Anne bu çocuğu sadece doğal gıda olmayan bir bebe bisküvisiyle besliyordu. Bu çok yanlış; ben de arkadaşları topladım dedim ki bundan annesine söyleyin cici bebe bisküvisi yasak, gecede yasak, evde de yasak; biz burada besleyeceğiz. Evde de babaya akşam giderken tembihledim; akşam anne çorba yapsın yanına da bir kâse yoğurt koysun çorbadan ve yoğurttan yedirebildiği kadar yedirsin. Biz sadece burada çocuklara eğitim vermekle kalmıyoruz. Aynı zamanda evlerine giden öğrencilerimizin evlerindeki her şeylerini de takip ediyoruz. Çocuğumuzun bir tanesi kendisini üşütmüştü annesi “Hocam ne yapsam” diye bana sordu. Ben de kendisine akşam eve gidince ılık suya biraz sirke koyun, biraz kekik koyun, yarım saat kadar kekikli suda bekletin; ondan sonra ayaklarına kalın çorap giydir dedim hatta çok mutlu oldu ben onların hem öğretmeni hem müdürleri, hem de babaanneleri ve anneanneleriyim.
SADECE OYUN DEĞİL
Dışarıdan geldiğimizde muazzam bir binayla karşı karşıya kaldık ki adeta bir lise binası gibi. Bırakın Kestel’de, Bursa’da bile böyle modern bir anaokulu olarak eğitim veren kurum yok…
Sevgiyle başlayan eğitimimiz, okul öncesi eğitim arkadaşlarımıza nasıl davranmamız gerektiği, önce bu davranışlar aşılanacak çocuklara… Toplumda nasıl davranmaları gerekir, neleri yapmamaları gerekir, neleri daha önce yapmaları gerekir, nezaket kurallarında yapmaları gerekenleri anlatıyoruz. Hatta tarih derslerimiz var; bunu duyanlar çok şaşırıyorlar. Bize tarih nasıl veriyorsunuz diyenler oluyor. Biz minik çocuklarımıza Fatih Sultan Mehmed’i anlatıyoruz, tabii ki oyunlar oynayarak… Ondan sonra tarihimizden gelen ressamlarımızı tanıtıyoruz. Yine hikâye şeklinde hem tarihimizi, kültürümüzü anlatıyoruz çocuklarımıza hem de ülkemizi tanıtıyoruz. İstanbul’umuz da neler vardır, Ankara’mızda neler vardır. Onları da anlatıyoruz... Anıtkabir nerededir, onu da anlatıyoruz. Şimdiden bu anlattıklarımı anlamalarını sağlıyoruz.
Bir eğitimci olarak ailelere neler söyleyecek ve ne gibi tavsiyelerde bulunacaksınız?
Bazı kişiler ticaret amaçlı anaokulu işletmeciliği yapmaya kalkışıyorlar ve ben açıkça vatandaş olarak çok üzülüyorum. Bu çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceğimizi nasıl eğitirsek, onlara doğruları nasıl gösterirsek ve temeli nasıl oluşturursak gelecekte de onlar, bizim onlara öğrettiklerimizi uygulayacaklardır. Ve aynı şekilde onlardan gelecekte güzel şeyler beklemek durumundayız ama temeli boş atarsak gelecekte bunlardan pek bir şey bekleyemeyiz, sıradan kişiler anaokulu işletmeciliği yapmaya kalkışırlarsa o zaman geleceğimiz iyi olmayacaktır maalesef.
EĞİTİM HİZMETİ KUTSALDIR
Eğitim ile işletmeciliği ayırmak gerekir. Yaptığımız iş kesinlikle hizmet, ticaret amaçlı olmamalı. Benim ve ekibimin tavsiyesi, ebeveynlerin çocuklarını emin ellere teslim etmeleri yönündedir. Biz Elmas Anne Anaokulu olarak her zaman güvenecekleri, gözlerinin arkada kalmayacağı bir kurum olmaya ve çocuklarını bizlere güvenerek teslim eden ailelerin yüzlerini güldürmeye, onların çocuklarını kendi çocuklarımız olarak gördüğümüzü de son olarak ifade etmek isterim. Başta Kestel halkı olmak üzere bütün Bursa’da yaşayan insanlarımıza sevgilerimi, selamlarımı iletmek istiyorum.
