Çelik masa depremde hayat kurtaracak Çelik masa depremde hayat kurtaracak

 

Özlem ATAÇ

Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından düzenlenen ‘DEİK’ ile Ticari Diplomasi Yolculuğu’nun ilk durağı olan Bursa buluşması gerçekleştirildi. Toplantıya, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Ahmet Saim Kılavuz, DEİK Başkanı Nail Olpak, DEİK Yönetim Kurulu Üyeleri ve iş adamları katıldı. “Bizler Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak Türkiye’nin bugün Bursa ekonomisini yöneten en büyük çatı kuruluşuyuz” diye konuşmasına başlayan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, “Aslında geçmişten atalarımızın ve büyüklerimizin bu alt yapıyı bize teslim ederken, bugün içinde bulunduğunuz bu binanın da içinde yer aldığı ve Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesi içindeki bu yapı aslında Cumhuriyetin 2. dönemindeki sanayi devrimiyle birlikte ipek ile merinos fabrikasının kurulması ve Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesinin Bursa’da hayata geçmesi bu kentin sanayide gelişmesi adına büyük rol almıştır” dedi. 
BURSA’YI GELECEĞE TAŞIYORUZ
Bursa’nın ticarette geldiğini noktaya değinen Burkay, şöyle devam etti: “2019 sonu itibariyle toplamda 16 milyar dolar ihracat gerçekleştiren 10 milyar dolara yakın ithalat olan ve BM’lere kayıtlı belki 138 ülke üzerinde dış ticaret potansiyeli olan bir kent konuşuyor. Bizim görevimiz nedir diye baktığımızda biz Bursa’nın geçmişten gelen bu atmosferini geleceğe taşıma adına projeler üretiyoruz. Bursa’da özellikle otomotiv sektörünü, makine, tekstil ve konfeksiyon sektörü olmak üzere bu alanlardaki gücü dönüştürerek geleceğe taşıyoruz. Bursa özellikle BTSO projeleri başında yer alan BUTEKOM 2019 yılında ARGE proje ödülüne layık görüldü.  Türkiye’nin en önemli hedefi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek. Kolay bir yolculuk değil. Özellikle 2017’den başlamak üzere ABD’nin korumacı politikaları dünya ticaretini sınırlamaktadır. Bu anlamda bizim özellikle Bursa olarak yapmış olduğumuz çalışmaların büyük kısmı, Bursa’daki ihracatçı ve dış ticaret şirketlerimizin sayısını arttırmak. Firmalarımızı birer global oyuncu foksiyonuna çıkartabilecek etkinliklerle başladık. BTSO, DEİK’le birlikte yurt dışında çok önemli faaliyetleri hayata geçirdik.  Bugün sahip olduğumuz gücü ve kabiliyet doğru hesaplayıp, geleceği şekillendirecek yol haritamızı da hep birlikte belirlememiz gerekiyor.”

GÜNÜMÜZE GELEN GÜÇLÜ YAPI

DEİK’in kurulma yolculuğunu anlatan Nail Olpak, “Bizim yolculuğumuz 1985 yılında başlıyor. Yıl 1985 yılında yine ABD ile sorunlarımız hiç bitmemiş önce silah ambargolarının olduğu daha sonra ise silah yardımlarının olduğu bir süreçte Cumhurbaşkanımız Turgut Özal, o dönemin ABD Başkanıyla görüşmesinde diyor ki, ‘ben bundan sonra herhangi bir şekilde yardım istemiyorum, daha fazla ticaret istiyorum yardım süreci bitmiştir’. O görüşmenin akabinde Türkiye tarafından odalar birliği adına Ali Coşkun bakanımız odalar birliğini temsilen karşıdan da ABD Başkanını temsilen karşılıklı imzalar atılıyor ve Türkiye ile ABD arasında ülke bazlı ilk iş konseyi kuruluyor, Türk-ABD İş Konseyi diye. DEİK’in temellerinin atıldığı süreçte bu süreç. Bu süreçte Cumhurbaşkanımız Özal, Türk-Japon İş Konseyi ve Türk-Yunan İş Konseyi’ni kurduruyor. Buralardan hareket edersek DEİK, ülkeler arası iş konseyler arası faaliyet gösteren ama böyle bir devlet başkanının ufkuyla kurulmuş bugüne gelen bir yapıdır” şeklinde konuştu. 

AMACIMIZ REKLAM YAPMAK DEĞİL
“Türk- ABD İş Konseyi dediğimiz zaman Türkiye’de faaliyet gösteren sermayesine bakmadan, ABD ile iş yapan ya da yapma arzusunda olan kişilerin üye olduğu iş konseyidir” diyen Olpak şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir tarafına yayılan bugün itibariyle büyükelçilik sayısından biraz fazla dünya üzerindeki ticaret müşavirleri sayısından daha fazla noktaya yayılmış bir network. Aslında bir sivil toplum kuruluşuyuz, gönüllü üyelikle üye alıyoruz.  Türkiye adına çalışan her kurum önemlidir ama kendi içimizde bir değerlendirme yaptığımızda ülke bazında örgütlenen, biz sektörel değil ülke bazında örgütleniyoruz. Yönetim kurulumuzla düşünürken dedik ki iyi olduğumuzu düşündüğümüz bir faaliyet içerisindeyiz de, acaba bu faaliyetleri ne ölçüde duyurma konusunda aktifiz. Bursa’dan başlamak doğruydu ama sizler de takdir edersiniz ki Türkiye sanayi sadece İstanbul, Bursa ya da Kocaeli gibi belirli merkezlerde belirli değildir. Uşak’a ve Çorum’a gittiğimizde de çok güzel firmaların olduğunu biliyoruz. Amacımız DEİK’in reklamını yapmak değil, DEİK’i anlatmak ve sizlere DEİK’in çok fazla şey katacağını düşündüğümüz için buradayız. Biz, 1985’ten günümüze kurucu kuruluşlarımız, üyelerimiz ve iş konseylerimizle, faaliyetlerimizi Türkiye ekonomisinin dinamiklerini güçlendirmek ve Türkiye’nin gücünü dünyaya taşımak için aralıksız sürdürüyoruz. Biz, Türk özel sektörünü bütün renkleriyle buluşturan büyük bir iş platformuyuz.”