Özlem ATAÇ 
Bursa’da, gençlerin ve genç firmaların uluslararası pazarlara açılmasına destek vermek amacıyla girişimcilik eğitimi veren ve danışmanlık yapan iş kadını Gül Çiçek Zengin Bintaş, yılmadan pes etmeden başarı merdivenlerini tek tek nasıl çıktığını gazetemize anlattı. 1979 İzmir doğumlu olan Bintaş, babasının memur olması dolayısıyla orta gelirli bir aile olduklarını belirterek, “Okumaktan başka çarem yoktu, ya okumayacaktım ya okuyacaktım” dedi. Tüm eğitim hayatını İzmir’de ve devlet üniversitesinde burslu okuyarak tamamladığını belirten Bintaş, “Küçüklüğümden beri hep bir başarı azmim vardı, bu noktaya tabii ki çoğu insan gibi ben de kolay gelmedim. Eğitimimi hep burslu bir öğrenci olarak tamamladım. Hafta sonları ve yaz tatillerinde hep çalıştım. Bunun yanında derslerimi hiç aksatmadan hep derecelerle okulumu bitirdim” şeklinde konuştu.  

HEP OKUDUM HEP ÇALIŞTIM
Deyim yerindeyse gerçekten kendimi okumaya adadım diyen Gül Çiçek Zengin Bintaş, “Ekonomi bölümünü bitirdim, ardından çalışma ekonomisi üzerine yüksek lisansımı yaptım, aynı zamanda endüstriyel tasarım alanında da yüksek lisans yaptım. Daha sonra art arda geldi, doktora yaptım ve şu anda da master yapıyorum. İşe başlama serüvenim 2001 yılı… Okulum bitince zaten bir kriz dönemiydi ve kendi alanımda bir işe girmem mümkün olmadı ve ilk çalıştığım yer bir AVM’ydi. Orada tezgahtarlık yaptım, fuarlarda çeşitli stantlarda çalıştım. Böyle birçok yerde çalışınca tecrübeleniyorsunuz, alanınız olmasa bile farklı sektörler ve farklı departmanlar hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz. Kalite departmanlarından tutun da ihracat departmanlarına kadar birçok departmanda tecrübe sahibi oldum. Eşimle tanıştım ve mecburen İzmir’den Bursa’ya geldim” diye konuştu. 

BACASIZ FABRİKAYIZ
Evlendikten sonra eşiyle beraber çalışmaya başladığını belirten Bintaş, “Eşimin kendi firması Mubitek firmasında eşime katkı sağlamaya başladım. Mubitek tasarım sektöründe ilk firma. Ben de geldikten sonra tamamen şirketin AR-GE projelerini ve inovasyon sürecini yönetmeye başladım. 2012’de başladım ve 2012’den bu yana yaklaşık 10’dan fazla ödül kazandırmış oldum. Baktığımızda firmamız güzel işler yapmaya çalışıyor. Teknik bir ekip olduğumuz için şu anda 25’e yakın arkadaşımızla çalışıyoruz. 20’ye yakını mühendis. Onların yaptıkları işi yönetmelikler dahilinde olması gereken prosedürlere sokup başarı sağladık. Tasarım sektöründe 25’e yakın personeli olan bir firma yoktur diyebilirim. Biz bu konuda istihdam da sağlamış oluyoruz. Biz bir bakıma bacasız bir fabrika gibiyiz. Ayrıca bunun yanında akademik görevimiz de var, stajyerlerimize de öğretmeye çalışıyoruz. Biz şirket içinde girişimciliği de destekliyoruz. Burada işi öğrenip kendini geliştirip gidip kendi firmasını kuran arkadaşlarımız oldu. Bizde tecrübe kazanacak gidecek gibi bir düşünceye sahip olmadık, yeter ki bir kazanç olsun, değer sağlasın diye düşünüyoruz” diye konuştu. 

KENDİNİZE VE İŞİNİZE GÜVENİN GERİSİ GELİR
İş hayatının yanında bir de sivil toplum içerisinde de bulunmaya gayret gösterdiğini belirten Gül Çiçek Zengin Bintaş, “TOSYÖV Bursa, Türkiye’nin KOBİ’lerinin bulunduğu tek dernektir. Şu an TOSYÖV Bursa Yönetim Kurulu Başkanı’yım. 2020 yılında 30. yılımızı kutlayacağız. 2013 yılından beri TOSYÖV’ün içindeyim. Bursa’da kadın olarak ilk başkanım. Bir iş adamları derneğinin başkanısın ama kadınsın. Hem kadın olmam hem de genç olmam nedeniyle birazcık söz dinletme konusunda zorluklar yaşıyor olabilirim. Mesela 55 yaşındaki bir iş adamı bir konuda bir şey söylediğinde hemen kabul ettirebiliyor. Ama ben bir şey söylediğimde daha fazla çaba sarf edebiliyorum. Bizim derneğimizin yönetim kurulunun yarısı kadınlardan oluşuyor. Dolayısıyla kadının gücünün daha fazla olduğu bir dernek konumuna geldik” ifadelerini kullandı. 

BAŞARI ÇALIŞMAYA BAĞLI
“Başarımı tamamen çalışmama bağlıyım. 7/24 çalışıyoruz, uyku dışında bilgisayarımız hep açık” diyen Bintaş, şöyle devam etti: “Sürekli araştırıyoruz, sürekli okuyoruz, yurt dışı örneklerine bakıyoruz yani hep çalışıyoruz hep çalışıyoruz. Seviyoruz işimizi, ailecek meraklıyız. Hani diyorlar ya torpil olmadan bir şey olmuyor diye. Ben buna katılmıyorum, bizim arkamızda hiç kimse yok. Biz tamamen yaptığımız işe güvenip projeler üretiyoruz. Bu projelerimizin içinde de geçemediğimiz hiçbir proje olmadı. Şu an devam eden projelerimiz var. Bunların yöneticiliğini yine ben yapıyorum.” 

BAŞARISIZLIKTAN KORKMAYIN
Gençlerin okurken bile bir farklılık yaratmaları gerektiğinden bahseden Gül Çiçek Zengin Bintaş, son olarak gençlere önerilerde bulundu. “İlk olarak şuna değinmek isterim ki şimdiki gençler bir şeyleri daha başaramadan asgari ücretle çalışmam diyip arkalarını dönüp gidebiliyor. Ben yıllarca asgari ücretle çalıştım. Ne olursa olsun işi öğrenmek birinci seçenek olsun. Ücret odaklı olurlarsa bu sefer hiçbir yerde mutlu olamazlar. Öncelikle bir hedef belirlesinler. Çünkü hedefi olmayan gemiye rüzgâr bile yardım etmiyor. Bunun yanında yenilikçi sıra dışı yaklaşımlarda bulunsunlar çünkü herkesin gittiği yoldan gittiğinizde iziniz kaybolur ancak yol olmayan yerde iz bırakırsınız. Çok çalışsınlar. En güzel manzara en zor ve en yüksek tırmanıştan sonra görünür ve hiç kimse başarı merdivenlerini elleri cebinde tırmanmadı. Vazgeçmesinler çünkü ‘vazgeçinceye’ kadar başarısız sayılmayacaksınız. Başarısızlık yere düşmek değil, ayağa kalkmayı reddetmektir. Kazananlar hata yapmayanlardan değil asla vazgeçmeyenlerden çıkar. Şirket kurup batıran biri olarak en önemlisi asla başarısızlıktan korkmasınlar, hiç denememekten korksunlar. Başarı oranını yükseltmek için başarısızlık oranlarını da artırmalılar” dedi. 

Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti