Özlem ATAÇ 
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, grip dünya genelinde 3 ila 5 milyon şiddetli vakaya, 250 bin ila 500 bin civarında ölüme neden oluyor. Genellikle sonbahar, kış ve ilkbaharda görülen grip, her yıl grip aşısının koruyuculuğu ve gerekliliği ile ilgili görüş ayrılıklarını da beraberinde getiriyor. Bazı uzmanlar aşının gripten korunmada yeterli etkiyi göstermediğini belirtirken, bazıları tersini savunuyor ve özelikle risk grubundakilerin mutlaka aşılanması gerektiğini söylüyor. Gazetemize açıklamalarda bulunan Aile Hekimi Dr. Muhammet Kutsal Altıntaş, grip aşısı hakkında bilgiler verdi. Altıntaş, “Grip İnfluenza A ve B virüslerinin yol açtığı bir enfeksiyondur. Grip aşısı inaktif; yani ölü bir aşıdır ve her yıl kış aylarında görülmesi beklenen grip virüslerine karşı yeniden hazırlanır. Grip İnfluenza virüsünün neden olduğu bulaşıcı bir solunum yolu enfeksiyonu, A B ve C olmak üzere üç tipi bulunuyor, bu tiplerden de A tipi yaygın salgın hastalık yapabiliyor. Hastalık damlacık yoluyla direkt ya da dolaylı yoldan bulaşıyor. Avrupa'da her yıl nüfusun yüzde 10’unun virüsle enfekte olduğunu ve gribe bağlı ölümlerin de yılda yaklaşık 40 bin olduğu tahmin ediliyor. Türkiye için toplam vaka sayısına ait veri bulunmamakla birlikte tüm yıl içerisinde İnsidans hızının 25/100.000 ile 250/100.000 civarında seyrettiği hesaplanmakta” ifadelerini kullandı. 

HAZIRLANMA SÜRESİ 6 AY
Hastaların büyük bir bölümünün birkaç gün, ortalama 3 ila 7 gün ya da birkaç hafta arasında iyileşebildiğini aktaran Dr. Altıntaş, “Bu da iş kaybına neden oluyor. İşten kalması da ekonomik maliyet getiriyor çünkü rapor alıyorlar, iş üretemiyorlar ve etrafa bulaştırıyorlar. Bundan dolayı aşı olması gereklidir. Aşı olunması hakkında sıklıkla seminerler düzenliyoruz. Bütün dünyada görülen bu hastalık engellenemiyor da… Sebebi ise virüslerin kendi etraflarında kendi DNA’larındaki birtakım değişikliklerdir. Yoksa suçiçeği, kızamık, kızamıkçığı gibi hastalıklar da virüslerden oluşuyor ama engellendi. Yani dünyada artık çiçek hastalığı yok mesela. Bilim adamları bu konuda çalıştılar ve bu virüsün çıkarmış olduğu yollardaki engellemeyi buldular ve bu da kendini yenilemedi ve yenilemediği için ortadan kalktı. Ama grip virüsü kendi içerisinde kombinasyonlar oluşturuyor ve bu kombinasyonlara bağlı olarak aşılar da istediğimiz kadar yeterli olmuyor. İnsanların aşı olmama konusundaki düşünceleri bunlardan kaynaklanıyor. Bir aşının hazırlanması yaklaşık 6 ay sürüyor. 2019-2020 sezonu yapılacak aşının hazırlanması haziran ayında başlıyor. Buna rağmen de bulamayabiliyoruz” ifadelerini kullandı.

KİMLERE UYGULANABİLİR?
Grip aşısının herkese uygulanmaması gerektiğini dile getiren Aile Hekimi Dr. Muhammet Kutsal Altıntaş, “Hazırlanan aşı ile dolaşımda saptanan virüslerle antijenik benzerlik varsa aşı yüzde 50-80 korunma sağlayabilir. Sağlıklı erişkinlerde aşı ile sağlanan koruyucu antikor düzeyi influenza A için yüzde 80’in üzerinde bildirilmiştir. Yaşlılarda koruyuculuk daha düşük olmakla birlikte komplikasyonları ve ölümleri azalttığı bilimsel yayınlarla gösterilmiştir. Grip aşısı 6 aylıktan küçük çocuklara, hamileliğinin ilk 3 ayının içinde bulunanlara ve ciddi yumurta alerjisi ya da aşı içeriğinde bulunan herhangi bir maddeye karşı ciddi alerji öyküsü olanlara, daha önce herhangi bir mevsimsel influenza aşısı ile ciddi (hayatı tehdit eden) alerji öyküsü olanlara uygulanmamalıdır” bilgisini verdi. 

Fitness Beslenme: Aktif Yaşamın Temel Taşı Fitness Beslenme: Aktif Yaşamın Temel Taşı

YAN ETKİLERİ VAR MI?
“Grip aşısı sonrası yüzde 15-20 oranında aşı yerinde ağrı, kızarıklık, şişlik oluşabilir” diyen Dr. Altıntaş şöyle devam etti: “Tüm vücudu etkileyen yan etkiler ise son derece nadirdir (yüzde 1’in altında) ve ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi yan etkiler (eğer görülürse) aşıdan 6-12 saat sonra başlamakta ve 1-2 gün içinde kendiliğinden geçmektedir. Her biyolojik üründe olduğu gibi grip aşısı uygulanmasından sonra da alerjik reaksiyon görülebilir. Grip aşısı sonrası grip hastalığının görülmesi genellikle tesadüfen olabilir. Grip aşısı teknik olarak inaktive yani ölü bir virüs aşısı olduğundan vücuda canlı virüs verilmediğinden aşıya bağlı grip hastalığı oluşmaz. Aşıların her zaman tam teşekküllü sağlık merkezlerinde veya hekim kontrolünde uygulanması önerilir.”