Funda AVCI

Bir düşünsenize kulaklarımız olmasaydı ne olurdu? Cevapları alır gibiyim; sesleri duyamazdık, konuşamazdık, anlamazdık vs… Evet, işin özü kulaklarımız olmasaydı duyamazdık fakat kulağın sadece işitme için gerekli olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Kulağın işitmenin yanı sıra bir de dengemizi sağlama özelliği vardır. Kulak işitme ve dengeyi sağlama işlevini yerine getirmek için mükemmel bir şekilde dizayn edilmiştir. Kulağın sadece işitme işlevini yerine getirmediğini varsaydığımızda hayatın ne kadar anlamsızlaşacağını düşünebiliyor musunuz? Biz de bu konu üzerine Bursa’nın ilk işitme cihazı merkezi OTTOMER ailesiyle güzel bir sohbet gerçekleştirdik.

DUYMA PROBLEMİNİ KÖKTEN ÇÖZÜYORUZ

OTTOMER İşitme Cihazları Merkezi ‘Odyometrist’i Hakan Taner konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Biz öncelikle hastanın ilk teknik sonuçlarına bakıyoruz. Hastamız hastaneden gelmişse onun tekniğine göre cihaz kullanımını sağlıyoruz. Eğer hasta hastaneden gelmediyse kendimiz işitme duyma testimizi yapıyoruz ve gerekli bulgularla hasta cihaz kullanması gerekiyorsa cihaz denemesi yapıyoruz. Bu denemeler sonucunda hastanın duyma problemi varsa işitme cihazına yönlendiriyoruz. Bu uygulamada herhangi bir yaş sınırlandırması yok. Çünkü bu sağlık problemi her yaşta mevcut, yeni doğmuş bir bebekte, çocukta ve çoğunlukla yaşlılarda bulunmakta, en önemlisi de genetik doğuştan da olmakta. Odyometrist nedir diye soracak olursanız, biz hastaların klinik değerlendirilmesi amacıyla gerekli ekipmanı kullanarak, saf ses ve konuşma odyometrisi, ileri odyolojik tetkikler yapıyoruz ve bunların test sonuçları ile ilgili. İşitme kaybı, çeşidi, seviyesi ve hastanın kooperasyonu ile ilgili bilgileri test formuna kayıt etmekteyiz.”

HER YAŞTA ORTAYA ÇIKABİLİR

Odyometrist Hakan Taner, işitme kaybının sebepleriyle ilgili soruya ise şöyle cevap verdi: "İşitme kaybı şu sebeplerden ya da şundan diyemeyiz. Bebeklikten yaşlılığa kadar her dönemde görülebilen işitme kaybı, yetişkinlikte iletişim, çocuklukta ise sosyal gelişim sorunlarına yol açıyor. Sorun, ani sağırlığın da önemli nedenlerinden biri. İşitme kaybı sorununun kökeninde çeşitli hastalıklardan aşırı gürültülü ortamda çalışmaya kadar birçok neden yer alıyor. İşitme kaybı bazen yenidoğanlarda ortaya çıkıyor, bazen de yaşlılıkta kendini gösteriyor. İç kulakta meydana gelen işitme kaybı ‘sensörinöral işitme kaybı’ olarak adlandırılıyor. İç kulak, işitme siniri ve işitme merkezinden kaynaklanan kayıplar, bu tanım içinde değerlendiriliyor. Ama mutlaka bu sorunların tanısını koyan kulak burun boğaz hastalıkları uzmanı, onların teşhisleri ile biz insanların duymasını sağlıyoruz."

BURSA DUYMUYOR MU?

“Duyma yetisini kaybedenler, işitme cihazı kullanmaktan çekiniyorlar mı?” sorusuna ise Odyometrist Taner, şu yanıtı veriyor: "Eskiden işitme cihazlarına insanlar pek sıcak bakmıyordu. Günümüzde artık bu konu aşıldı. Konuyu şöyle açıklayım, insanlar gözlük bile takmaya alışmadı. Hâlâ da takmakta zorluk çekiyorlar. Düşünsenize kulağınızın üstünde bir cihaz var, insanlar onu görünce ne der vs… saklamaya çalışıyorlardı. Böyle çekingenlikler eskiden daha çoktu şimdi insanlar bunu aştı, söz konusu sağlık olunca kendilerini önemsediklerine inanıyorum."

HEM TİCARİ HEM VİCDANİ BOYUTU VAR

Bursa’da işitme cihazı merkezlerinin çokluğuyla ilgili ise Taner, “Bunun gerçekten bir ticari boyutu var, sağlık ve vicdani boyutları var. Bunların birbirinden ayrılması gerekiyor. Tabii ki kentimizde birçok işitme cihazı merkezi var. Herkes isteyen açabiliyor, yeterli bilgi sahibi olmanıza da gerek yok. Sorumlu müdür ve bir odyometristi bulduğunuzda açabiliyorsunuz. Ama vicdani olarak bu işte hizmet vermek gerekir, bunun için de tek adres OTTOMER İşitme Cihazları Merkezi" ifadelerini kullandı.

İNSANLIĞA YARDIM ETMEK ONUR VERİCİ

Dünyada kendini ispatlamış, tam 115 yaşında, tercih edilen büyük bir marka olan OTTOMER İşitme Cihazları Merkezi Yetkilisi Çisem Ercan ise şunları söyledi: “OTTOMER olarak yaklaşık 8 yıldır bu işi yapmaktayız. Amacımız insanların daha sağlıklı, daha kaliteli duymasını sağlamak. Zaten markamız dünyada kendini ispatlamış, 115 yaşında, tercih edilen büyük bir marka ve Bursa’da ilk adresi olan kurumdur. Önce insan temasıyla hareket eden bir markadır. Ürünlerimiz ise sosyal içerikli isimlerle adlandırılmakta. Örnek verecek olursam OPN anlamında ‘dünyayı kucaklayın’ dünya artık sizin elinizde derken, AGIL cihazı ise ‘melekler size yardımcı olur’ yani bu cihaz melekler gibi yardımınıza koşuyor anlamını yüklemişler. OTTOMER ailesi olarak insanlara yardımcı olmak, mutlu olduklarını bilmek, sosyal yaşantılarını geri kazanmasını sağlamak hayat kalitesini arttırmak bizim temel misyonumuz insanlığıma yardım etmek onur verici.”