“Çocuklarımız eğitim ve barınma haklarından mahrum bırakılmakta, suça itilme gibi hak ihlallerine her yıl bir öncesinden daha fazla sayıda uğramakta ve cinsel istismar dahil istismarın her türlüsü ile karşı karşıya bırakılmaktadırlar" diyen Altun, "Bu durumu tersine çevirmek, çocuk haklarının korunması noktasında yapılacak her türlü tartışmada makul ve gerçekçi çözüm önerileri tartışmaya konu edilmelidir. Uygulaması mümkün olmayan, insan haklarına aykırı ve sadece toplumsal baskı nedeniyle yapılan açıklamalar çözümsüzlüğe sebebiyet verecektir. Bu nedenle her türlü tedbir veya korumanın makul ve insan hakları çerçevesinde yapılması gerekmektedir. Her zaman çocuk haklarını savunan ve bu yönde çalışmalarda bulunan Bursa Barosu, ilk ve orta eğitim düzeyindeki çocuklara, öğretmenlere, velilere ve toplumun diğer kesimlerine çocuk haklarına ilişkin başta eğitim hakkı ve cinsel istismarı olmak üzere bilgilendirme eğitimleri vermiş ve vermeye devam edecektir” dedi.

EŞİTLİKÇİ EĞİTİM SİSTEMİ

Altun, şöyle devam etti: “Ülkemizin geleceği olan çocuklarımıza vereceğimiz en güzel miras, etkin çocuk hakları, en güzel hediye de sevgi ve şefkatle harmanlanan yaklaşımlardır. Çocuklarımıza adil bir dünya bırakabilmek için, çocuk haklarının mutlaka işlevsel bir şekilde uygulanması ve korunması gerekmektedir. Burada ailelere, topluma, çocuk hakları mücadelesi veren biz barolara ve sivil toplum örgütlerinin yanında, sosyal devlet anlayışının gereği olarak en büyük görev devlete düşmektedir. Masumiyetin simgesi çocuklarımızın bilimsel, laik, demokratik, cinsiyet farkı gözetmeksizin eşitlikçi bir eğitim sisteminde eğitim ve öğrenim görmesi için, eğitim sisteminin tamamıyla nitelikli, eşit, parasız, fırsat eşitliğini ve sosyal adaleti gözeten bir anlayışla düzenlenmesi ve bu anlayışın değişmez bir ilke haline getirilmesi için her türlü platformda çalışmaya devam edeceğiz. Biz, Bursa Barosu olarak, görev ve sorumluluklarımızın farkındayız ve bu konuda üzerimize düşen her şeyi yapmaya devam edeceğiz."