1970´li yıllarda çıraklıktan itibaren televizyon tamirciliği mesleğini yapan Kazım Gülle, bu mesleğin gelişen teknolojiye yenik düştüğünü söyledi. Fiyatlarının ucuz olması nedeniyle arızalanan televizyonların çöpe atılıp yerine yenilerinin alındığını ifade eden Gülle, “Şimdi tamir parasına bir televizyon alıyorsun. Bozulanlar çöpe atılıyor, yenisi alınıyor. Artık sistem kullan, bozuldu, at şeklinde işliyor. Artık vatandaş televizyonlarını tamire getirmeyip çöpe atmayı tercih ediyor.

Ayrıca yeni çıkan televizyonlar hem ucuz hem de hafif. Böyle olunca vatandaşlar da bu televizyonları tercih ediyorlar. Bir dönemler iyiydi radyo, siyah beyaz televizyonlar ve pikap dönemi çok hareketli ve bereketliydi, geçimimizi temin edebiliyorduk, iyi para kazanıyorduk. Ama renkli televizyonlar geldi, plazmalar çıkınca fiyatlarda ucuzladı. Bu kez vatandaş da bozulan plazmayı tamire götürmek istemiyor. Getirdiği vakit 300-500 TL bir masraf çıkıyor. Bu yüzden onu çöpe atıp gidip yenisini alıyor. O açıdan tamirciliğin pek kıymeti kalmadı. Bizde alışmışız bu iş dışında başka ne yapacağız. Burayı açıp akşama kadar burada oturuyoruz. Geçmişte satışı 100-150 TL olan bir cihazın tamiratı için 30 TL el emeği aldığınız vakit buna parça dahil kullandığınızda vatandaş bir şey demiyordu. Şimdi bu cihazı getirmişler, Çin malı satıyor. 30-40 TL´ye satıyor, buna bir şey yapamıyorsunuz. Bu meslek yaş itibari ile bizim açımızdan bitti. Ama yeni nesil bir şeyler yapabilirler. Biz plazmadan anlamıyoruz. Ama yeni gençler yapabilir, ama plazmada artık servis aralıklı duruma gelmiş vaziyette. Daha doğrusu tamir işi gittikçe bitiyor ve belki birkaç yıl sonra bu meslek olmayabilir. Tüm zanaatkar meslekler bir bir bitiyor. Sadece bizim mesleğimiz değil. Örneğin eskiden terzilerde kendinize elbise diktirirdiniz şimdi ise her taraf olmuş hazır giyim ve ucuz durumda. Böyle olunca o meslekte bitme noktasına geldi. Artık kimse kaliteye önem vermiyor. Kaliteye önem verenlerin sayısı çok az” dedi.