Başbakan Binali Yıldırım, Çırağan Sarayı’nda düzenlenen Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Genel Kurulu’na katıldı. Kadınların çalışma hayatındaki yer almasının önemine değinen Başbakan Yıldırım, “Kadınlara pozitif ayrımcılık bir yöntemdir ama fırsat eşitliği sağlama bence daha sağlıklı bir yöntemdir. Yarışta onların erkeklerden geri kalır tarafı olmadığını düşünüyorum. Yeter ki şartlar oluşsun. Kolay elde edilen kolay gider, mücadele ile elde edilen kalıcı olur. Hayat mücadelesini kadın erken hep birlikte yapmalıyız” diye konuştu.

“ZİHNİNDE KADIN YOK, YOK SAYIYOR”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Başbakan Yıldırım, “Kılıçdaroğlu’nu ben anlamıyorum. 18-25 yaşı o kadar çarpıtıyor ki. 9 Milyon 250 bin insanımız var 18-25 yaş arası, bunun yarısı kadın. İşi geldi bağladı askerliğe. Peki 4.5 milyonu kadın onlar askere gidiyor mu?. Yok sayıyor, zihninde kadın yok. Sosyal demokrat olmak lafla olmaz. ‘Efendim askere gitmemek için 18 yaşı seçilme yaşı getirdiniz’ Bu çok gülünç bir şey. Ama muhalefet partisi başkanına yakışmayacak bir şey” şeklinde konuştu.

Türkiye’de kadınların her alanda daha güçlü hale geldiğini vurgulayan Yıldırım, “Siyasette özellikle AK Parti yeni bir çığır açtı. Mutlaka partimizin en etkin teşkilatı kadın kollarıdır. AK Parti’nin 11 seçimde başarısının arkasında kadınlarımız vardır. Sonra gençler gelir, sonra diğer seçmek kitlemiz gelir. Bu genç nüfusu geleceğe hazırlamak, bu enerjiyi boşa harcamamak amacımız bu. Enerjimiz çok, verimli enerji zayıf. Niye terörle uğraşıyoruz, boş kısır çekişmelerle zaman kaybediyoruz. Bu ülke hepimize yeter. Bin yıldır bu ülkede kader birliği yaptık. Bu ülkeyi bölmeye çalışanlar ne vaat ediyor. Suriye’yi, Irak’ı, Yemen’i, Libya’yı vaat ediyor. Buralarda kan var gözyaşı var. Türkiye 780 bin kilometre kare vatan toprağı ile bir ve beraber geleceğe birlikte yürüyeceğiz. Biz geçmişte bunu başardık bu günlere geldik” ifadelerini kullandı.

“BÖLGEDE TERÖR ÖRGÜTÜNÜN BASKISI KALKMIŞTIR”

Türkiye’yi bölmek isteyenlere fırsat verilmeyeceğinin altını çizen Yıldırım, “Yolları böleriz Türkiye’yi böldürtmeyiz. Geçen yıllar dağa çıkarılan genç sayısı bin 500’leri buluyordu. Bu sene sadece 4. Türkiye nereden nereye geldi. Neden oldu. Bir gelecek rüyası anlatıyorsunuz. Bu vizyonda ne var genç kardeşimiz ona bakıyor ana göre hareket ediyor. İleriyi göremiyorsa dağı tercih ediyor. Yok parlak bir gelecek görüyorsa, umutları yeşeriyorsa o zaman tercih etmiyor. Bölgede terör örgütünün baskısı kalkmıştır. Ne şehirde ne kırsalda terör örgütü nevruzda bile kimseyi toplayamamıştır. Terör örgütün ülkemiz için bölgemiz için büyük bir sorun olduğu gerçeği, herkes tarafından ortak bir kanaat olarak anlaşılmıştır” dedi.

“DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU’YA YATIRIM YAPIN”

İş kadınlarına Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya yatırım yapmaları yönünde çağrıda bulunan Yıldırım şunları söyledi:
“İnşallah başlattığımız cazibe programları ile 23 ilde 100 milyar yatırım teklifi geldi. 23 il sizi bekliyor. Her türlü teşvik var. İstanbul, Ankara, İzmir’de iş yapmak kolay. Vatanseverlik Türkiye’nin her köşesine gidebilmektir. Biz bunun şartlarını sağladık. Her türlü desteğiniz güvenliğiniz bizden, yatırım sizden. Sizleri, nene hatun torunlarını doğu ve güneydoğuya yatırıma davet ediyorum. Türkiye’nin geleceği sizlersiniz. Siz olmazsanız biz perişanız. Bakan olabilirsiniz ama size de bir bakan olması lazım. Az önce rakamları verdim. Sizin sorumluluğunuz hanımlar olarak erkeklerden daha fazla. Bir evin birliği düzeni geleceği hep kadınlarla inşa ediliyor. Osmanlı kadını diye bir tabir vardır. Evi çekip çeviren, bütün bireyleri bir arada tutan, kaynakları birleştiren, geleceği inşa eden akil bir insan demek. Bizim böyle bir özelliğimiz var. Hem evi düzene koyan hem de ailenin geleceğini vizyonunu çizen bir kadın profilimiz var. Bununla gurur duyuyoruz. Sizlerin hayatın her alanında daha etkin yer almanızdan mutluluk duyarız. Zerre kadar kıskançlığımız olmaz. Bunun yapay olmaması lazım. Biz size lütfedelim şurayı verelim değil. Mücadele alanlarının açık olması lazım, yarışın eşit şartlarda olması lazım”

“HAYIR KAMPANYASINDA TERÖR GRUPLARI İLE KOL KOLA TAM GAZ GİDİYORLAR”.

İş kadınlarına anayasa değişiklik teklifini de anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz bir değişiklik getirdik. Bu değişiklik bizim ihdas ettiğimiz bir şey değil. Bu değişiklik Cumhuriyetin kuruluşundan beri yönetim sisteminde var olan bir takım anlaşmazlıkların son bulmasını amaçlayan bir değişikliktir. Bunun ilk adımını 2007’de biz attık. Cumhurbaşkanını artık millet seçsin diye karar verildi. İlk milletin seçtiği Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan iş başında. İki seçilmiş var. İki seçilmişle ülkeyi yönetmek olmaz. Diyoruz ki milli irade bir yerde toplansın. Ülkeyi 5 yıl kim yönetecek adını koyun. Daha sonraki bir takım sizin onayınız olmadan oluşumlara fırsat kalmasın. Bu sistem onu getiriyor. Cumhurbaşkanlığı Başbakanlık tek makamda toplanıyor. Sandıkta belirleniyor, güven oyunu millet veriyor ve 5 yıl boyunca ülkeyi yönetme yetkisini ve sorumluluğunu veriyoruz. Ama boş bırakmıyoruz, meclis de denetimini yapıyor. Bütün bunlara rağmen yanlış yönetti 5. Senede teşekkür ediyoruz, kenara bırakıyoruz. Kenara bırakmakla kalmıyoruz hesabını da soruyoruz. Modern demokrasilerde var olan yapıyı getiriyoruz. ‘Efendim Başkanlık sistemi Amerika’ya benzemiyor, Fransa’ya benzemiyor’. Doğru bu milli bir sistem, yerli bir sistem, bizim ihtiyaçlarımıza göre belirlenmiş bir sistem. Bunun kararı milletim verecek. Amerika vermeyecek, Almanya vermeyecek. Her ne kadar onlar taraf oldu ‘hayır’ kampanyasında terör grupları ile kol kola tam gaz gidiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar onların oy hakkı yok, sadece konuşurlar. Vatandaşımız ad onları dost mu düşman mı olduğunu çok iyi görüyor”

“BU HAYIRCI KOROSUNUN TÜRKİYE VİZYONU İLE İLGİLİ HİÇBİR FİKİRLERİ YOK, OLAMAZ”

Başbakan Yıldırım bürokrasinin ağır işlediğinden yakınarak, “Şikayet etme konumunda değiliz ama yapıdan kaynaklanıyor. Yapı o kadar karmaşık ki, o kadar kurumsal yetkiler iç içe geçmiş ki maalesef yol alamıyoruz. Ama şimdi yasama sınırları belli, icraat yürütmenin sınırları belli, yargının sınırları belli. Herkes kendi alanında uyum içinde ülkenin geleceğine yönelik üzerine düşeni yapacak. Bu sistemin getireceği şey; demokraside bir kademe üste çıkmak. İstikrar sürekli olacak. Efendim hükümet kuruldu kurulmadı anlaştı anlaşamadı yok. Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Ecevit iki laf etti Türkiye yerle bir oldu. Gençlerimiz bunu hatırlamaz. 1 gecede Türkiye yerle bir oldu. Faizler yüze 7 bin 500 lere çıktı. 23 banka battı 46.5 milyar dolar uçtu gitti. Bedelini sonraki kuşaklar ödedi. 192 milyar TL 2001 krizinde biz borç ödedik. Toplam yaptığımız kamu yatırımlarının tamamından fazla. Bunu ödemek zorunda kalmasaydık şimdi Türkiye’nin nerede olduğun düşünün. Ama zararın neresinden dönülse kardır. Türkiye artık bir saniye bile kaybedecek vakti yok. Bu hayırcı korosunun Türkiye vizyonu ile ilgili hiçbir fikirleri yok, olamaz. Çünkü bunlar hayatında tek bir sorumluluk alıp bir iş üretmiş değiller. Köprü yaparsın karış çıkar, havaalanı yaparsın karşı çıkar, tünel yaparsın karşı çıkar. Ne kadar hayırlı iş varsa bunlar hep karşısında. Yapıp bitirdikten sonra en önce onlar kullanır” ifadelerini kullandı.

“KİMSENİN BİZİM GELECEĞİMİZİ ŞEKİLLENDİRMEK GİBİ BİR POZİSYONDA OLMASINI KABUL EDEMEYİZ”

Türkiye’ye bu kadar yüklenilmesinin arkasında yatan sebebin kıskançlık olduğunu söyleyen Yıldırım, “Türkiye kim diyorlar. Dünyanın en büyük havaalanını niye Türkiye yapıyor. Kıskanıyorlar. Dünyanın geleceğini gördük biz. Dünyada zenginlik batıdan doğuya doğru dönmeye başladı. İster batıya ister doğuya geçeceğiniz yer İstanbul’dur bu topraklardır. Bizim kimsenin malında mülkünde gözümüz yok. Kimsenin de bizim geleceğimizi şekillendirmek gibi bir pozisyonda olmasını kabul etmeyiz. Geleceğimizin kararını biz vereceğiz. ‘Biz gidiyoruz 3 adım arkamdan gel’. O Türkiye yok artık. Türkiye bölgede karar veren ülkedir. Bunun yolunda bir ilk beraberlik iç sorunları çözmemizden geçiyor” dedi.