* Başkan Alinur Aktaş’la sizler için yüz yüze keyifli bir söyleyişi gerçekleştirdik. Ve konuşmamızın özetinden de anladık ki, Başkan Aktaş da Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" fikrinde.

Mehmet ÇETİNKAYA

Yerel yönetimlerin ve büyükşehir olmanın sorumluluğu 31 Aralık 2019'da Çin'de başlayan 11 Mart'ta ise Türkiye'de kendini gösteren asrın illeti koronavirüs ile bir kez daha ortaya çıktı. Şehirler arası girişi çıkışlar kısıtlandı, hafta sonları sokağa çıkma yasakları getirildi. 65 + ile 20 - gençlerin aylardır evden çıkamıyor. İşte böyle bir dönemde şehrin sorunların çözmek nasıl bir planlama gerektiriyor hepsini sorduk Başkan Aktaş'a...

Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak koronavirüsle mücadelede bugüne kadar neler yaptınız ve bundan sorna neler yapacaksınız?

Bu süreç 31 Aralık 2019’da Wuhan’da başladı biliyorsunuz. Bunları belki basında kamuoyunda duyuyorduk da işin vahametini biz özellikle Mart ayının başından itibaren anlamaya başladık. Ve ufak ufak bu sosyal mesafeden, dezenfektan çalışmalarından bahsediliyordu. Biz Şubat ortasından itibaren Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak, tarihi camilerimiz, toplu mekanlarımız, kamu binalarımız, parklarımız, toplu taşıma araçlarımız gibi birçok mekan ve bölgeyi dezenfekte etmeye başladık. Toplu taşımalar için zaten bu süreçten önce de vardı ama daha sık yapmaya başladık. Zaten 11 Mart tarihinden itibaren Türkiye’de pandemi süreci başladı. Yaklaşık 55 gün olmuş. Bu süreç zarfında tabii önce dezenfektasyon çalışmalarına başlanan bu uygulama artık devletin müdahalesiyle de bireylere indirgendi. Önce 65 yaş üzerine, daha sonra gelen 20 yaş altına gelen dışarı çıkmama kararı uygulanmaya başlandı. Sokağa çıkma yasakları derken tabii bu hayatı ve çarşıyı etkilemeye başladı. Biz ister istemez bununla alakalı hemen bir dizi tedbirler almaya başladık. Bir kere şunu söyleyeceğim; bu bir koronavirüs yarışma değil. İşte şu kadar erzak dağıttık, şu sayıda paket dağıttık vs. Bursa 11 bin kilometrekare. Konya 40 bin kilometrekare. Antalya 44 bin kilometrekare. Her şehrin kendine göre bir ihtiyacı var. Mesele bu süreçte hayata daha sağlıklı geçebilmek için neler yapıyoruz işin o kısmına bakmak lazım. Şimdi ben bazı belediye başkanı arkadaşlarımızın paylaşımlarını görüyorum. 12 yaşından küçük çocukları olanlar, hamile olanlar izinlidir gibi. Kardeşim bu senin verdiğin bir hak değil. Bu devletin verdiği bir hak her şeyden önce. Bir kere bütün kuralları bizim tâbî olduğumuz sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve İç İşleri Bakanlığı belirliyor. Hepsi konularıyla alakalı. Bize bunları uygulamak düşüyor. Ama yerelde yapılan bazı özel uygulamalar var. Örnek olsun diye söylüyorum; Sayın Valimize ilk sokağa çıkma yasağından bir gün önce ben şunu söyledim, hatta 5-6 saat önce. ’’Sayın Valim, Balıkesir geçen hafta bir karar almış Balıkesir özelinde. Edremit, Burhaniye gibi deniz kıyılarına kesinlikle şehir içinden bile ulaşım yasaklanmış. Bu hafta sonu hava güzel görünüyor, biz de bu kararı Mudanya, Gemlik, İznik için bu kararı alırsak çok iyi olur diye düşünüyorum’’ dedim. Vali Bey “Bu hafta biraz kontrollü gidelim de önümüzdeki hafta yaparız” dedi. Zaten gecesine sokağa çıkma yasağı geldi. Şimdi il özelinde uygulamalar da yapılıyor. İl pandemi kurulu toplanıyor. İlk günden itibaren ekonomide, sosyal hayatta bu durum kendini hissettirmeye başlayınca Şubat ortasından itibaren bütün toplu organizasyonlar iptal edildi.

TELEFONLAR SANİYE SUSMUYOR

Sosyal yardım çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

65 yaş üstü sokağa çıkmıyorsa ve sağlık durumu kötüyse, mesela kemoterapisi olabiliyor. Götürmemiz gerekiyorsa evde bakımla biz bu hizmeti veriyoruz. İlacı götürülecekse ilacını götürüyoruz. Yemek yapamayacak durumdaysa da sıcak yemeğini götürüyoruz. Günde 2 öğün olmak kaydıyla 2600 hane sayısına kadar çıktık. Beraberinde özellikle çarşı pazar etkilendi bu işten. Sanayici kısa çalışma ödeneğinden istifade etti. Ama berberin kalfası, lokantanın garsonu bu işten çok etkilendi. Arkadaşlara şu talimatı verdim: kaymakamlıklar da biz de destek grubunda varız. Klasik erzak yardımlarından öte bizim biraz daha bu döneme mahsus esnaf odalarından ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından isimler aldık. Verin ama dağıtımı biz yapalım dedik. E-devletten de inceliyoruz biz. Farklı kurumlar destek vermiş mi maddi durumu gerçekten nasıl diye. Bu dağıtımlar başladı. Ekiple hemen organize olduk. Bir acil kriz masası oluşturduk. 1500 kişilik bir ekip kurduk. 17 ilçe koordinatörümüz var. Sıcak yemek dağıtanından, bu yemeği yapanından, nakliyesini yapıp erzak paketlerini hazırlayanına kadar bir ekip oluştu. Kültür, sanat ve spor aktiviteleri olmadığı için bütün birimler buraya yöneldi.  48 kişi telefon başında. Saniye susmuyor telefonlar. İnanın onlara terapi yapıyoruz ki moralleri motivasyonları iyi olsun.

Osmangazi'de konforlu ulaşım Osmangazi'de konforlu ulaşım

Sosyal yardıma muhtaç insanlar size nasıl ulaşacak? 

Tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan korona virüs salgını sebebiyle ihtiyaç duyulan sosyal yardım ve 65 yaş üstü veya engelli olup yalnız yaşayanların sıcak yemek başvuruları, alışveriş hizmeti taleplerini online olarak web sayfamızdan, www.bursa.bel.tr ‘den   müracaat yapılabilir. Ya da 444 16 00 ve 153 numaralı telefonlardan arayabilirler.

Sosyal yardım içeriğinde neler var? 

İlk gün biz ilanımızı yaptık. Hemen bütün Bursa’da bir haber yayıldı. WhatsApp gruplarında konuşuldu. “Geliri 5 bin liranın altındakilere Büyükşehir Belediyesi’nden yardım yapılacak”. Biz böyle bir duyuru yapmadık. Bu döneme mahsus muhakkak işleri bozulan çok kişi var.

Ekip bu şekilde düzenli çalışmaya başladıktan sonra bir de dedik ki biz bunu çeşitlendirelim. Klasik erzak paketinden ziyade temizliğin de çok ön planda olduğu bir dönem malum. 11 kilodan oluşan bir temizlik-hijyen paketi hazırladık. 13,5 kilo da pazar filesi hazırladık. 9 parçadan oluşuyor; domates, biber gibi gıdaları barındıran. Her hafta 10 bin pazar filesi hedefi koyduk. 12 bin olduğu hafta da oluyor, 8 bin olduğu hafta da olabiliyor. Artı, her gün 30 bin ekmek veya muadili süt ve süt ürünleri veriyoruz. “7 günlük ekmeğim yerine ben 2 litre süt ve şundan almak istiyorum” diye tercihini de yapabiliyor vatandaşımız. Mümkün olduğu kadar temel ihtiyaçları çeşitlendirelim istedik. Bir taraftan da 65 yaş üstü ve 20 yaş altı için bilgi yarışmaları, spor saatleri, canlı olarak hayvanat bahçesi gezme gibi aktiviteleri de gerekli ekiplerimiz organize ediyor. Nihayetinde evde kalınan dönem ve sokağa çıkma yasağının dezavantajlarını azaltmaya çalışıyoruz.

Sokaklar ve caddeler boş iken rutin çalışmalar ne durumda?

Aynı zamanda rutin belediyecilik hizmetlerine devam ediyoruz. Hazır bu caddeler boşalmışken Yeşil, İpekçilik, Setbaşı, yakın doğuda Yıldırım ve Osmangazi istikametinde bazı yerlerde çalışmalar yapıyoruz. Korupark’la Mudanya Kavşağı arası da aynı şekilde. Bunların hepsini elden geçiriyoruz tekrar. Asfaltlama çalışmaları ve altyapı gibi. 3 hafta önce Cumhurbaşkanımızla bir telekonferans vardı, dedim ki: Tekke köyümüz var Mustafakemalpaşa’ya 13 km uzaklıkta. 50 yıldır bu köyde su yok. Taşıma suyla ihtiyaçları gideriliyor. Biz dedim bu köyün ihtiyaçlarını kendi imkanlarımızla hallettik diye bahsettim.

Bizde de idari izinler var kronik rahatsızlığı olan veya hamile olanlar var. Bir de bu dönemde evden çalışanlar var. Bizim kadromuzda da eksilmeler oldu.  Kendime şunu sordum. Bu sorun Türkiye’de olmasaydı ne fark ederdi ki. İthalat yapacaksın malzeme gelmiyor. İhracat yapacaksın malzeme gitmiyor. Çin krize girdi, bizim tekstilciler sıkıntıya girdi. Alamıyorum, başka yerden ikame edemiyorum diyorlar. (DEVAMI YARIN, BUSMEK'TEN MASKEYE TEKİRDAĞ'DAN ULUDAĞ'A)