Çağatay Yılmaz ve Bilal Güney affedildi Çağatay Yılmaz ve Bilal Güney affedildi

Fatih AKKUŞ
Bursaspor’un puan durumu olarak yaşadığı sıkıntılara bir de arazi meselesi eklendi. Önceki gün arazilerin Ali Ay’a devredildiği ile alakalı bilgiler gelince konuyu titizlikle araştırdık. Yöneticilerden, denetleme kuruluna, üyelerden taraftara ancak arazilerin satışıyla alakalı öyle bir bilgi geldi ki…
TEHLİKE KAPIDA
Bilindiği üzere geçtiğimiz hafta hem hoca değişikliği olmuş hem de Bursaspor Futbol Şubesi sorumluluğuna Erkan Aydemir getirilmişti. Bunun üzerine aynı toplantıda icralar ve sıkıntılardan kaynaklı arazileri Ali Ay’ın önerisiyle bir kişiye satılması kararlaştırıldı. Başkan Ay’ın toplantıda “Arkadaşlar arazilerin toplam değeri ortada. Daha önce satmak üzere ihaleye açtık. Kimse satın almak konusunda yanaşmadı. Şimdi ise tehlike kapıda. Bir kişi bu arazileri alsın. Satılacağı zaman da satıp kasaya parayı koysun” dediği söylendi. Özellikle arazilerin başına bir iş gelmesini istemeyen Ali Ay gayri ihtiyari bu öneriyi sundu.
KİMSE YANAŞMADI
Edinilen bilgiye göre Ay’ın teklifine hiçbir yönetici yanaşmadı. Zaten kötü gidişat yüzünden taraftarın karşısında hedef olmamak için kamera karşısına bile geçemeyen yöneticiler bu topa hiç girmedi. Ali Ay ise önerisini uygulamaya koydu ve kendi üzerine aldı ancak burada asıl önemli olan Bursaspor mu? Yoksa kişisel çıkarlar mı? Herkes bunu merak etti. agazete olarak konuyu derinlemesine o gün toplantıda olanlarla konuştuk. 
KARAR DEFTERİNDE NE YAZIYOR?
İşte bilinmeyen o ince detay… Peki, bu karar alındığında dernek statüsünde bir kulübün dernek karar defterine ne yazıldı? Burada da konuyu en iyi bilenlere sorduk. İsim vermeyeceğim ancak karar defterindeki ibare benim içimi rahatlatan konu oldu. Bu araziler 3. bir kişiye satıldığında bedeli şu: ‘Tarih itibari ile sabitlenen döviz kuruna göre kulübün kasasına koyulacak.’ Yani Başkan Ali Ay’ın torununun, torunu bile bu araziyi satsa sabitlenen döviz kurundan arazi bedeli Bursaspor’a ödenecek ve aslında bir derece de Bursaspor’un mal varlığı kurtarılmış oldu. Tabi ki bu anlatılan gibi bir durum ise… Öte yandan başkan kulübe bir para veriyor. Bunun karşılığında da araziyi alıyor buraya kadar ticari anlamda bir usulsüzlük yok. Çünkü yönetime bu yetkiyi veren, yine itiraz edenler değil mi?
ÇIK VE DE Kİ…
Ben Bursaspor kulübü başkanı olsam ve bu kadar camianın bölünmesiyle karşı, karşıya kalsam çıkar ve, “Şu tarihte kongre yapacağım. İbra etmeyin beni kardeşim. Her şey araştırılsın. Bursaspor’un hakkı Bursaspor’da kalsın ancak yeni gelen ve görevi devralacak yönetim de benim hakkımı bana teslim etsin” derim ve bitiririm bütün söylentileri.