Fulya GÜVEN-Özkan YILDIRIM

Değirmenönü'nü bir taşra görüntüsünden kurtarıp Şehrin vizyon bir mahallesi haline dönüştürmek istediğini söyleyen Yılmaz Çiftci'ye sorularımızı yönelttik ve işte aldığımız yanıtlar.

Yılmaz Bey sizi tanıyabilir miyiz?  Sonrasında sizi mahallenizde muhtar adaylığına getiren sebepleri bizlerle bir okuyucularımız ile paylaşırsanız sevinirim?

Elbette memnuniyetle. 1973 yılında Artvin’in Ardanuç ilçesinde doğdum. 1998’den beri Değirmenönü Mahallesi'nde ikamet etmekteyim. Çelik Konstrüksiyon, demir doğrama işi yaptığımdan zaman zaman kısa dönemlerde komşu vilayetlerde çalışmalar yürüttüm. 21 yıldır Değirmenönü Mahallesi sakiniyim. Evliyim iki kız çocuğu babasıyım. Biri lise son sınıfta diğeri ise anasınıfına gitmekte.

İkinci sorunuza gelecek olursam, aşağı yukarı altı yedi senedir bunun planlarını yapmaktaydım. Mahallemiz vizyon anlamında Bursa'nın çok gerisinde. Bir taşra mahallesi gibi. Ben kesinlikle sayın muhtarımızın muhtarlığından şikayetçi değilim. Ama tabii ki son zamanlarda belediyelerde çalışmalarla ilgili bazı kısıntıya gittiler. Dışarıdan vatandaş olarak gözlemlediğimiz zaman devlet hizmet vermek için örgütlenmiş olan kurumların muhtarlarla halat çekme yarışı yapıp hangisi kazanırsa o kendini başarılı sayıyor. Ben 1998 yılında bu mahalleye geldiğimde büyük bir alanı tarlaydı, tabii bugünlere geldik bütün muhtarların bu zamana gelmemizde katkıları var. Geriye dönük muhtarlarımızın hepsine çalışmalarından ötürü teşekkür ediyorum.

Yıldırım’da ’Kudüs Bizim Neyimiz Olur’ söyleşisi Yıldırım’da ’Kudüs Bizim Neyimiz Olur’ söyleşisi

 Peki, Yılmaz Bey, Değirmenönü Mahallesi'nde ne gibi eksiklikler var? Bunlardan bize bahseder misiniz?

Şu anda mahallemizin çok büyük eksiklikleri var. Mahallemizin kentin bir parçası olabilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız.  Biz taşranın bir köyü durumundayız. İlkokul ve lisemiz var ama bunlar da yetersiz sağlık ocağımız var, o da yetersiz, mevcut nüfusa yeterli değil. Sağlık ocağımızda bir sıra almak için numaratör bile yok. Çok basit eksiklikler mevcut.

Bursa metropol bir şehir ülkemizin 4 büyük şehrinden biri ve bu büyük şehrin en büyük mahallelerinden biri Değirmenönü. Mutlaka kent vizyonunu yakalayabilmek için proje yaparken taşımamız gereken ışık bu olmalı. Bursa'dan vizyon taktiğini alıp mahallemizi Bursa'nın bir mahallesi diyebilecek seviyeye çıkartmamız lazım.

Yılmaz Bey,  31 Mart gecesi görev almanız durumunda 1 Nisan’dan itibaren yavaş yavaş Değirmenönü Mahallesi'nde neler değişecek?

1, 2, 3 diye sıralama yapamam ama birkaçından bahsetmek isterim. Öncelikle pazar yerimiz çok sıkıntılı, pazarımız açık bir alanda çadırla iplerle kuruluyor. Pazar günü mahallemizde trafik açısından da büyük sıkıntı yaşanmakta. Bunun yanı sıra mahallemizde hiçbir çocuk oyun alanı yok. Mahallemizin dibine kadar gelmiş olan ormanlık alanını değerlendirerek orada güzel şeyler ortaya koyulabilir ama maalesef şimdiye kadar yapılmamış, burada oturma alanları, piknik alanları ya da ne bileyim gezinti alanları koşu alanları, jimnastik aletlerinin olabileceği sosyal alanlar olabilir. Ayrıca bu ormanlık araziye karanlıkta insanlar giremediğinden, sıkıntı yaşatması ve uyuşturucu kullananların uğrak yeri  durumuna düştü. Mutlaka bu ormanlık alanın elden geçmesi lazım. Işıklandırmalar ve diğer bütün sosyal donatı alanları ile bu ormanlık alanın hemen mahallemizin dibindeki kısmında çok güzel sosyal tesisler kurulabilir. Ayrıca mahallemizde nüfus oldukça yüksek olmasına rağmen karakolumuz yok. Herhangi bir sıkıntı olması durumunda,  Ertuğrulgazi Polis Karakolu'na gitmek zorunda kalınıyor. Bursa’mız metropol bir kent olmasına rağmen, maalesef mahallemizdeki Doğalgazsız ev oranı yaklaşık olarak yüzde otuz civarındadır. Bu oran çok yüksek mutlaka doğalgaz olmayan sokaklara doğalgazın gelmesi lazım. Onun yanı sıra kentsel dönüşümle ilgili mahallemizde sıkıntılar mevcut, dört cephesi de kapalı olan araziler, arsalar vatandaşlara satılmış.  Bu alanları satın alan kişiler büyük maddi kayıplara uğramış durumdalar. Mutlaka mahallemizde güzel bir kentsel dönüşüm reformu yapılması gerekmekte bununla da ilgili çözüm üretmemiz gerekiyor. Bu mağduriyetleri gidermemiz gerekiyor. Bunlarla ilgili mutlaka çalışmalar yapmamız gerekiyor yapacağız. Bunun yanı sıra mahallemiz Spor Kompleksi ve Kültür Merkezi olarak da çok fakir maalesef. İnsanlarımızın sinemaya gitmesi durumunda ya da ne bileyim spor yapabilmesi durumunda ya da bir etkinlik, faaliyet, aktivitede bulunması durumunda bile ya Bursa merkeze ya da Kestel veya Gürsu’ya gitmek zorunda kalıyorlar. Aslında biz koruma altında olan Cumalıkızık'ın girişi,  nizamiyesi durumundayız. Yazın köye akın oluyor, bu insanlar biraz önce bahsettiğimiz ormanlık alandan geçiyorlar. Bunun yanı sıra Değirmenönü Mahallesi’nden direkt Bursa merkeze gidiş yok. Bursa Merkez'e gitmek isteyenler mutlaka öncelikle Gürsu kavşağına kadar gitmek zorundalar. Tabii bu da hem zamana hem de maddi olarak sıkıntılara yol yol açmakta. Bu konularla ilgili mutlaka girişimler yapılarak, Değirmenönü Mahallesi’nin Bursa bağlantısının sağlanması lazım. Bunlarla ilgili şöyle yapacağız böyle yapacağız demiyoruz ama mutlaka uzmanlarla bu konular üzerinde istişarelerde bulunduktan sonra girişimlerde bulunacağımızı söylemek istiyorum.

Peki Yılmaz Bey mahalle sakinlerinin adaylığınızı açıkladıktan sonraki tepkileri nasıl oldu?

Ben adaylığımı açıkladığım zaman, geniş bir kesim tarafından tanınmış bir sima değildim. Bu tür mahallelerde tanınan bir kişi olmanız için ya büyük bir esnaf olmanız ya da sütçü, hurdacı gibi kapı kapı dolaşan esnaf olmanız lazım. Böyle olmadığımdan geniş bir kesim tarafından tanınmıyordum tabii 20 yıl da kendi çapımızda bir arkadaş çevremiz vardı ama ilerleyen süreçte halkla birebir temas kurarak kapılarına gidip onlara kendimi tanıttıkça çok güzel tepkiler vermeye başladılar. Mahallemizin hak ettiği hizmetleri alabilmesi için elimizden gelen çabayı  ortaya koyacağımız dan kimsenin şüphesi olmasın.

Değirmenönü Mahallesi'nde sizce mahalle sakinleri Değirmen önünde yaşayan insanlarımız seçmenler sandık başına gittiğinde hangi kriterlere göre oylarını kullanmalılar?

Seçmenlerimiz oylarını kullanırken, olmaması gereken kriterlerin başında adayın nereli olması gelmeli. Bilgi birikimine bakmaları lazım, sonuçta entellektüel bir kişi olması lazım. Çünkü mahallemizi büyükşehirde, belediyelerde temsil edecek. Bir diğer yanlış algı, masaya yumruğunu vurarak hizmet getirme anlayışı, bu eskidendi feodal toplumlarda varmış. Bu artık geçerliliğini yitirdi. Mahallemizi temsil edebilecek bilgi birikime sahip kişi üzerinde uzlaşmaları da oldukça önemli. Daha önceki yaşamında dürüst bilinmesi de ayrıca çok önemli, bu kriterlere dikkat edeceklerini umuyorum saygı değer mahalle sakinlerimizin.

Mevcut Sayın muhtarım adaylık sürecinde "Eğer sen aday olacaksan ben aday olmayacağım" dedi. Sırf genç olmam dolayısıyla böyle bir örnek hareketi ortaya koydu. Sayın Muhtarımızın bu tavrı beni ziyadesiyle memnun etti. Son olarak başta Değirmenönü Mahallesi sakinleri olmak üzere bütün Bursalılara sağlık, sıhhat, afiyet ve esenlikler diliyorum. Eğer bana mahallemizin muhtarlığı nasip olursa, bu mahallede yaşayan her insanın yeğeni, amcası, kardeşi, evladı olmak için samimiyetle gayret edeceğim. Onlarla muhabbet kurmayı ve o muhabbeti ilerletmeye gayret edeceğim. Muhtarlığa kesinlikle çivi çakma derdim yok, kesinlikle hizmet olarak kısırlaşmaya başladığımda kimsenin önünü kesmeyeceğim. Sayın muhtarımızın yaptığı büyüklüğü mutlaka bende yapacağım. Halkımızdan çok güzel bir enerji aldık onlarla güzel paylaşımlarda bulunduk ve inşallah 31 Mart'tan sonra mahallemiz için her şey çok daha güzel olacak" diyerek sözlerini tamamladı.